El Müsned, İmam Ahmed B. Hanbel, Hadis Kitabı El Fethu'r Rabbani Tertibi 3. Cilt
Cümle hayra vasıl olmaya, her müşkülün halline, her zorluğun kolaylaştırılmasına sebep olan cennete ilk girecek, şefaat ve yüksek makamlar sahibi, Allah'ın temiz kulu, arşının nuru ve takva sahiplerinin İmamı Peygamber Efendimizin şefaatleri, sevgileri onun yolunda gidenlere olsun.
Muhterem okuyucu, her mü'min kalıcı olmayan, fâni şu güzel dünyamızdan ayrıldıktan sonra amel defterinin hayırla devam etmesini arzu eder ki bu da gerekli olan doğru/salih amelin içinde bulunur, işte bu mü'min onu genişletmeye, büyütmeye, tüm insanlığa salih olan güzellikleri insanlığın menfaati için yaymaya çalışır, gayret eder, kötülüklerin ve yanlışlıkların düzeltilmesiyle meşgul olur. Onun bu doğrultuda menfaati Allah Teâlâ'nın rızasıdır ve hoşnutluğudur.
Fikren bir nokta hâlinde bulunan niyetlerimiz selefimizin güzide insanları ve âlimlerinin istikametleri/söylemleri doğrultusunda halka halka büyüdü. Tabii ki bu eser onların amel defterlerini hayırla devam ettirecek ve açık kalmasına sebep olacaktır inancındayım.
Böyle bir eserin tercüme, şerh ve tahrif çalışması tarihi bir vakıa olup, ömürlerinin en güzide dönemlerini bu hizmete ayıran, fedakâr, sahalarında titiz birer uzman olan Rıfat ORAL ve Süleyman SARI hocalarımıza, ayrıca bu eserin kontrolünde ve redaksiyonunda emeği geçen Dr. Nurettin BOYACILAR ve Prof. Dr. Orhan ÇEKER'e şükranlarımızı arz eder, "bir hayrı başlatan hayrı yapmış gibidir" hadisini hatırlatırım.
Eserin neşrinde imkan ölçüsünde, tüm gayretlerimizle en güzeli sunmaya çalıştık. Eserin tüm hatlarıyla herkese hitap edebilmesi için geniş istişarede bulunduk ve en sıhhatli bir şekilde tamamlanabilmesi için aceleye getirmedik. Hizmetin de aksamaması ve okunurluluğunu artırmak için mevcut ciltleri, fasiküller halinde belirli periyotlarla yayınlama kararı aldık.
Muhakkak ki kusursuz ve hatasız olmak Allah Teâlâ 'ya aittir. İstemeden, bilmeden düşmüş olduğumuz kusur ve hatalardan dolayı Rabbimize sığınırız. Eksiklik, yanlışlık gibi hataların önüne geçebilmenin en güzel yolu olan yapıcı tenkitlere açık olduğumuzu bildirir, görüş ve eleştirilerinizi bekleriz.
Yayının hayırla tamamlanması için dualarınızı bekler, sunmuş olduğumuz eserdeki ilimle hemhal olmamızı, onları yaşamamızı, kurtuluşa erenlerden olmamızı ve vefatımızla amel defterlerimizin hayırla devam etmesini Allah Teâlâ'dan niyaz eder ve dualarımızın kabulünü umarız.
Editör: Ahmet ÇELİK
Yeryüzü toplumlarına vahyi kitap ve peygamberle gönderen ve onları doğru yola/hayata çağıran Allah'a hamd, O'nun yüce Rasûlü Hz. Muhammed'e, Ehl-i beytine ve ashabına salât ve selâm ederiz.
İnsanların Allah Rasûlüne hadis olup olmadığını bilmeden sözler isnad ettiği ya da Sünnet'i küçümseyerek dini tahrif ve sulandırma gayreti içinde bulundukları bir dünyada yaşıyoruz. Şüphesiz her Müslüman gibi bizim de idealimiz Kur'ân ve Sünnet'in çağımız toplumlarına ulaşması ve onların yolunu aydınlatmasıdır. Bu bağlamda yayıncı kardeşimiz Mustafa Kenan Candan'dan bize gelen çalışma teklifi üzerine önceden beri aklımızda olan kütüb-i sitte musanniflerinden Buhârî, Müslim ve Ebû Dâvûd gibi meşhur muhaddislerin hocası İmam Ahmed b. Hanbel'in Müsned'ini tercüme etmeye karar verdik. Ancak daha faydalı olacağını düşünerek Müsned'in konulara göre düzenlenen Ahmed b. Abdurrahman el-Bennâ'nın eseri el-Feîhu'r-Rabbânî tertibini esas aldık; zira değerli âlim el-Bennâ uzun yıllar çalışması sonucunda Müsned'i yaklaşık otuz bin hadisin tekrarlarını çıkararak konularına göre yeniden düzenlemişti. Bu önemli gayretin sebebi herhalde Müsned'deki hadis hazinesini İslâm toplumuna sunmak, belli bir disiplin altında Sünnet boyutunu yakalamak ve yaşanır hâle getirmekti. Biz de tercemeye bu düşünceleri esas alarak başladık ve Müsned'i el-Fethu'r-Rabbânî tertibinde tercüme etmeye karar verdik. Bu çalışmaya teberrüken Peygamber Efendimizin doğum gününde, ayrıca Ahmed b. Hanbel'in de doğum ve vefat ayı olan rebîülevvelde başladık.
Müsned gibi dev bir hadis külliyâtının sadece tercemesi yetersiz olacağı için, gerekli yerlerde şerh (açıklama) yapılması, notlar ilâve edilmesi, ayrıca o konudaki hadislerin tekrarlarıyla birlikte tahricinin yapılması ve sıhhatinin zikredilmesi konusu üzerinde de çalıştık. Tabii ki bunlar çok fazla ve titiz çalışma disiplini yanında zengin bir kütüphane gerektiriyordu. Selçuk Eğitim Merkezi'nin kütüphanesi bizim için büyük bir nimetti ve biz de bu nimetten hem kendimizin hem de başkalarının faydalanması gayesi ile değerli hocalarımız ve arkadaşlarımızla istişare ederek ve Allah'a tevekkül ederek bu çalışmaya başladık. Bu noktada Selçuk Eğitim Merkezi'nin ve kütüphanesinin kurulmasında büyük emeği geçen değerli hocamız Dr.Ahmed Baltacı'yı takdirle anıyor ve kütüphanedeki çalışmalarda bize her zaman yardımcı olan Eğitim Merkezi Müdürü Hasan Kük beye de şükranlarımızı sunuyoruz.
Her hadis üzerinde dikkatle çalıştık, başta doğru tercemesi olmak üzere, açıklaması ve tahrici üzerinde günlerce, bazen haftalarca durduk. Zira hadislerin bir kısmının anlaşılması kolay olduğu hâlde, bir kısmında zorluklar/problemler bulunmaktadır ve bunların doğru olarak insanlara ulaştırılması gerekmektedir. Hadislerin anlaşılmasında gücümüzün son noktasına kadar gayret sarf ettik. İnanıyoruz ki Allah insanları gücü (takati) üstündeki şeylerle sorumlu tutmayacaktır ve biz de okuyucularımızın olumlu ya da olumsuz tenkitlerini her zaman değerlendireceğiz.
Bu çalışmaları çağımızın hadis âlimlerinden değerli hocamız Dr. Nureddin Boyacılar'a kontrol ettirdik, kendisiyle problemli konulan istişare ettik, konuştuk.Bu kıymetli insan bizi hiçbir zaman kırmadan yardımcı oldu, kendisini saygı ile anıyoruz. Ayrıca bazı arkadaşlarımızdan bu dokümanları bir okuyucu gözüyle okumalarını istedik. Dipnotlarda hadisler hakkında kısaca hükümler verilerek asli kaynaklardaki yerlerine işaret edildi, mükerrer hadislerin yerleri gösterildi. Tenkide maruz kalan râviler hakkında cerhta'dîl âlimlerinin görüşleri zikredilerek sonuca varıldı. Daha sonra kendimiz de metin-terceme-şerh, terceme-şerh ve sadece tahric olmak üzere birkaç kere kontrol ettik, amacımız hatasız bir çalışmaya ulaşmak ve bunu değerli okuyuculara sunmaktı. Tercemede Türkçeyi bilen her insanın arılayacağı bir dil seçildi ve teknik konular daha çok dipnotlarda verilmeye çalışıldı.
Bu terceme çalışması okuyucuya belirli periyotlarda cildler hâlinde ulaşacaktır. Gayemiz bu kitapların kitaplıkları doldurması değil, bilâkis okuyucuların zihnini ve kalbini doldurması/süslemesi ve hayatlarını değiştirmesidir.
Birinci cildin başında İmam Ahmed b. Hanbel ve Müsned'i hakkında bilgi verildi. Ancak Müsned ve sahibi hakkında geniş çalışma müstakil bir cildde sizlere ulaştırılacaktır. Bu bölüme ayrıca günümüz toplumunun bir eksiği olarak görülen "Hadis Okumada Yöntem" konusu ve cilddeki hadislerle irtibatı olduğu için "İslâm Akaidinde Hadislerin Belirleyici Rolü" yazısı eklendi.
Bu ilk cilddeki hadisler İslâm Akaidi ile ilgili olup insanın yaratılışı, Allah'a, âhiret gününe ve kadere iman gibi temel konular yanında ilmin fazileti konusunu da ihtiva etmektedir. Konu başlarına ilgili âyetler eklenerek meseleler okuyucuya Kur'ân ve Sünnet boyutuyla aktarılmaya çalışıldı. Cildlerin bibliyografyası en sonki cildden sonra verilecektir. Umarız ki bütün bunlar İslâm toplumu için faydalı olur, toplumsal bilgi kirlenmesini izale eder ve daha güzel/güvenli günlere katkıda bulunur. Gayret bizden, başarı Allah'tandır.
Terceme Heyeti
TERCEME ÇALIŞMASINA AİT BAZI ESASLAR
1-Arapça isimlerin Türkçeye uyarlanmasında her iki dile de titizlikle riâyet edildi. Ancak terceme telaffuzunda garip karşılanabilecek kelimelerde Türk Dili esas alındı.
Meselâ:
a-Nidâlarda: "Yâ Ebâ Bekir!" yerine "Ey Ebû Bekir!",
b-Neseblerde:"Abdurrahman b. Abdillah" yerine "Abdurrahman b. Abdullah",
c-Belirlilik takılarında meşhur olan söyleniş tercih edildi: "Ömer b.
el-Hattab" yerine "Ömer b. Hattab"
"Ebû Mûsâ Eş'arî" yerine "Ebû Mûsâ el-Eş'arî"
2-Kur'an ve hadis metinlerinde, orijinallerine sâdık kalınarak hürmet ifade eden cümleler eklenmedi.
3-Rivâyederdeki aynı veya benzer lafızların bulunduğu farklılıklar, dipnotta Müsneddeki yerleri ile birlikte gösterildi.
4-Duâ ve zikir ifade eden cümlelerin orijinal lafızları Türk alfebesiyle kaydedilip akabinde tercemesi verildi.
5-"Kâle" lafızlarına söyleyenin konumuna göre "dedi, söyledi, buyurdu" gibi kelimeler seçilerek tercemeye yansıtıldı.
6-Dipnotlarda kaynağıyla beraber hadislerin (Ahmed el-Bennâ'nın tercih ettiği rivayetin) senedine de yer verildiği için, ilk (bazen ikinci) râvisinin isminden sonra dipnot numarası verildi.
7-Âyetlerin yerleri dipnotlarda değil, mealin akabinde gösterildi.
8-Metin içinde geçen râvî isimleri ve rivayet farklılıklarından doğan sözleri, okuyucuyu sıkmamak için çoğu kere dipnota indirildi.
9-Aslı Arapça olan bazı kelimeler galat-ı meşhur olarak kulanıldığı i-çin değiştirilmedi. Ancak bazı kelimelerin doğrusunun kullanımı yaygınlaşmakta olduğu için, aslına uygun olan tercih edildi.
Tevbe (Arapça aslı) - Tövbe (Türkçe kullanımı)
Terceme (Arapça aslı) - Tercüme/Terceme (Türkçe kullanımı)
10-Başlıklarda el-Fethu'r-Rabbânî tertibi alındı, ancak bazen konunun önemine dikkat çekmek için ek başlıklar konuldu, (19/19 numaralı hadiste olduğu gibi: Tevhidin Düşmanı: Vesvese ve Şeytan).
11-Ahmed el-Bennâ, bazı uzun hadislerin metninden konu ile ilgili kısmı ayırıp nakletmektedir. Bu husus, Ebû Dâvûd gibi bazı muhaddislerin de metodudur. Bu çalışmada uzun hadislerin -el-Fethu'r-Rabbânî tertibine uyularak- konu ile igili kısmı terceme edildi. Ancak orta uzunluktaki hadislerin tam metni nakledilerek tamamı terceme edildi. Bezen de "mislehû" ve "nahvehû" gibi kısaltmalar yapan Bennâ, hadisin tam metnini vermemiş, şerhinde sadece senedini vermekle yetinmiştir. Biz bu tür hadislerin metinlerini de vererek tercemesini yaptık.
12-Hadislerin kendi içindeki konu numarası yanında, genel hadis numarası da verildi ki göndermeler sırasında rivayetlere rahatlıkla ulaşılabilsin ve el-Bennâ'nın konu gereği tekrarladığı hadisler dışında Müsned'in mükerrersiz hadis sayısı tespit edilebilsin.
13-Dua cümlesi ifade eden kısaltmalar "sav", "ra" şeklinde verilmedi. Bunun yerine: (Sallallahu aleyhi ve sellem) ve (Radıyallahu anh) lafızlan tercih edildi. Çünkü gayemiz; okuyucuyu bu duâ ve saygı ifade eden cümlelere alıştırmaktı. "cc" kısaltmasının ise sadece Türkçesi verildi.
14-İmlâda geçerli kurallara uyuldu. Ancak Arapça kaynaklı kelimelerin genellikle aslına uygun okunuşu esas alındı. "Resulullah" yerine "Rasûlullah" gibi.
TAHRİC ÇALIŞMASINA AİT BAZI ESASLAR
1-Ahmed b. Abdurrahman el-Bennâ'nın el-Fethu'r-Rabbânî isimli tertibinde tercih ettiği metinlerin öncelikle 6 ciltlik Müsned'deki yerleri cilt ve sayfa olarak tespit edildi. Ahmed Muhammed Şâkir'in başlattığı ve Hamza Ahmed ez-Zeyn'in devam ettirdiği çalışmadan ise hadis numaraları verildi. Hadisin mükerrer ve benzer rivayetleri aynı üslûpla kaç yerde geçerse geçsin mutlaka işaret edildi.
Bennâ'nın verdiği munkatı senedleri tercih etmedik. Hadisin Müsnedde muttasıl olarak da nakledildiği bir rivayet varsa tespit ederek onu verdik. Meselâ 133/441.hadiste birinci rivayetin (V/213, H.no: 21753. hadiste) isnadı munkatı, aynı sayfadaki ikinci rivayetin ise (V/213, H.no: 21758. hadiste) isnadı muttasıldır. Biz muttasıl olan bu rivayetin senedini verdik.
Müsned'in dışındaki kaynaklar gösterilirken, kitap/bölüm isimlerinden sonra Buhârî'nin Sahih'i için bab, Müslim'in Sahih'i ve Mâlik'in Muvatta'ı için hadis numarası verildi. Ebû Dâvûd, Tirmizî, Nesâî, İbn Mâce ve Dârimî'nin Sünen'len için bab numarası (ve genel hadis numaralan) verildi. Diğer eserlerde ise cild ve sayfa numarası, varsa bazen hadis numaraları belirtildi. Eserlerin sıralamasında genellikle önce vefat edenler başa alındı. Tirmizî ve Hâkim gibi hadisler hakkında hüküm veren âlimlerin kanaatleri, parantez içinde kısaca verildi.
2-Âlimler arasında kabul görmüş Buhârî ve Müslim'in Sahih'Ierinde de rivayet edilen hadisler için sahih hükmü araştırmaya gerek duyulmadan verildi. Ebû Davud'un Sünen'inde geçen hadisler için, Ebû Dâvûd ve Münzirî sükût etmişse onların sükûtu hadisin ceyyid, hasen veya zayıf olup da yükselmeye açık, yahut ihticâca uygun anlamına gelmesi hasebiyle araştırması ayrıca yapıldı. Tenkitleri de kaynak olarak verildiği yerlerde parantez içinde açıklandı. Aynı zamanda cerh-ta'dîl âlimi olan Tirmizî'nin hükümleri parantez içinde gösterildi, verdiği şâhidlere de işaret edildi. İbn Mâce'nin Sünen'inde geçen hadislerde ise Bûsırî'nin Zevâid'inde geçen hükümler aynı üslupla verildi.
Buhârî ve Müslim dışında sahih hadis derleme niyeti ile eser kaleme alan İbn Hıbbân, İbn Huzeyme, İbnü'l-Cârûd, Makdisî, İbnü's-Seken ve Hâkim gibi ulemanın hadisleri (Hâkim'in Müstedrek'inde geçen bazı hadisler dışında) makbul rivayet olarak alındı. Meselâ Bennâ, İbn Huzeyme tarafından nakledilmesi sebebiyle bir hadisi sahih olarak değerlendirir ve şunları ekler: "İbn Huzeyme kitabında sahih hadisleri toplamayı hedeflemiştir. Sehâvî der ki: 'Buhârî ve Müslim'in Sahih'lerinden sonra en sahih eser, İbn Huzeyme'nin, daha sonra da İbn Hıbbân'm Sahih'leridir.' "'
1 Bk. Bülûğu'l-emânî, 1/306.
Başta Heysemî, İbn Hacer ve Bûsırî'nin eserleri olmak üzere kütüb-i sittede bulunmayıp da diğer hadis mecmualarında bulunan eserleri derleyen ve zevâid edebiyatında kaleme alınan eserler gözden geçirildi. Bu âlimlerin verdiği hükümlere riâyet edildi. Özellikle Heysemî'nin Mecmau'z-zevâid'i baştan sona tarandı. Yine Heysemî'nin İbn Hibbân'ın Sahih'i için yazdığı Mevâridü'z-zam'ân isimli zevâidi ve Hüseyin Selim Esed ed-Dârânî ile Abdûh Ali'nin tahkik ve tahrici incelendi. Verdikleri hükümlerden istifade edildi. Çelişkiye düştükleri hususlarda kendi araştırmamız neticesinde ulaştığımız verilere göre birini tercih etme durumunda kaldığımız zamanlar oldu. Meselâ, Şehr b. Havşeb ve İbn Lehîa'nın rivayetlerini genellikle sahih olarak değerlendirdik.
3-Tahric çalışmaları ki başta Ahmed b. Hanbel'in Müsned'inin ilk iki cildine büyük emek veren Ahmed Muhammed Şâkir ve onun bu değerli çalışmasının mütemmimi Hamza Ahmed ez-Zeyn'in yaptığı tahric ile tertibini esas aldığımız ve şerhinden faydalandığımız Ahmed el-Bennâ'nın Bülûğu'l-emânî isimli eserinde yapmış olduğu tahric tek tek incelendi. Ayrıca Tirmizî'nin Sünen'inin 616. hadisine kadar Ahmed Muhammed Şâkir'in yaptığı tahric de tek tek gözden geçirildi.
Şuayb el-Amavut ve ekibinin Müsned üzerine yapmış olduğu tahric ve tahkikten de istifâde edildi.
Tahric çalışmalarından istifade ettiğimiz şu eserlerin de isimlerini vermeden geçemeyiz: Hüseyin Selim Esed'in Ebû Ya'lâ'nın Müsned'ine yaptığı tahric ve Muhammed b. Abdülmuhsin et-Türkî'nin Tayâlisî'nin Müsned'ine yaptığı tahric çalışması. Tahric bölümünde cilt ve sayfa olarak verdiklerimiz bu tahkikten istifade ettiğimiz hadislerdir. Sadece sayfa ve hadis numarası verdiklerimiz ise tahkik ve tahricsiz nüshadır.
Şevkânî'nin Neylü'l-evtâr'ı ile Emir San'ânî'nin Sübülü's-selâm'ı da hadis değerlendirmelerimizde başvurduğumuz kaynaklar arasındaydı.
4-İbn Hacer'in Fethu'l-Bârî'deki değerlendirmeleri, Suyûtî'nin el-Câmiu's-sağîr isimli eserindeki tahric ve rumuz/işaret yolu ile verdiği hükümler ile Münâvî ve Gumârî'nin tenkitleri, ayrıca Münzirî'nin verdiği hükümler çalışmamızın en büyük destekçileri oldular.
5-Yer yer Müsned'deki farklı rivayetlerin metinleri de verildi. Ayrıca hadisi açıklar mâhiyette görülen Müsned dışındaki farklı hadis kitaplarında rivayet edilen farklılıklara da işaret edildi.
6-Benzer lafızla tekrar edilen uzun hadislerin sadece farklı kısımları terceme edildi. Bu rivayetlerin metinleri araştırmacılara yardımcı olması için tahrici eri ile beraber verildi.
7-Hasen veya sahih derecesine yükselen bazı hadisler, liğayrihî olarak ayrıca belirtilmedi. Ancak, şâhid ve mütâbileri verilmek suretiyle kuvvetlenme sebebi zikredildi.
8-MükerrerIer için olan açıklamalar parantez içinde verildi.
9-Hadislerin Arapça metinlerinde noktalama işaretleri kullanılarak okuyucuya vurgulu, etkili ve akıcı bir telaffuz imkânı sağlandı.
10-Hadisler, Ahmed b. Abdurrahman el-Bennâ'nın Müsned için yaptığı el-Fethu'r-Rabbânî tertibindeki numaralara göre numaralandırıldı. Konu başlıkları altında o konuyu ilgilendiren hadislerin numaralandırılması ile son bulan bu sisteme ek olarak, genel bir numaralama da tarafımızdan yapıldı. Bunun sonunda el-Fethu'r-Rabbânî'deki hadis sayısı da tespit edilmiş olacaktır. Meselâ ilk fasikül için:
www.kitaptakipcileri.com
Tevhîd, 1/1, 2/2, ....42/42; İmân, 1/43, 2/44,... 109/151; Kader, 1/152, 2/153, ...46/197; İlim, 1/198,2/199,... 81/278 şeklinde bir numara verilmiştir.
11-Bennâ'nın tertibinde tekrar eden hadislere işaret edildi. Göndermelerde bulunularak okuyucuya hadisler arası bağlantı kurma, karşılaştırma ve konu bütünlüğü sağlama imkânı tanındı.
12-Abdullah b. Ahmed b. Hanbel ve Katiî'nin Müsned'e yaptığı ilâvelere (Z.) kısaltması ile işaret edildi. Bu konuda da Ahmed b. Abdurrahman el-Bennâ'nın verdiği kısaltmalara uyuldu. Ancak onun ziyade olduğuna işaret etmediği (İkinci cilddeki 212/520.hadiste olduğu gibi) bazı hadisleri de biz gösterdik.
Terceme Heyeti
TAKRİZ
Cenâb-ı Hakka hamd ü senalardan sonra Rasûlü zîşân efendimize salât ve selâmlar ederek sözüme başlarım.
'Dün talebelerim, Bugün ise Biri fıkıh ve Fıkıh Usulü, diğeri Hadis, Hadis Usûlü ve Hadis 'Tahrici hocası ve bu sahalarda araştırmalarına devam eden Rıfat ORAL ve Süleyman SARI 'Beylerin Ahmed b. Hanbel'in Müsnedini Türkçeye tercüme etmeye Başladıklarını öğrendim ve Bir kısmına da muttali oldum. Böyle Büyük Bir hadis külliyatının Türkçemize kazandırılmasının faydalı olacağı kanaatindeyim.
Üstâd Ahmed b. Abdurrahman el-Bennâ'nın "el-Fethu'r-Rabbânî" adlı eserindeki hizmetlerini takdirle karşılıyor, kendisini rahmetle anıyorum. Allah bu hizmetinden dolayı ondan razı olsun. Ancak eserde Müsned'in hadislerinin tamamının nakledilmediği zannındayım. Bir kısım hadislerin zikredilmediğini hocalarımdan işittim. Ayrıca hadislerin tafsilatlı tahriclerinin yapılmasını, hadislerden çıkarılacak hüküm ve faydaların açıklanmasını beklemekteyim.www.kitaptakipcileri.com
'Bu değerli arkadaşların söz konusu noksanları tamamlayacakları ve esere gereken önemi verecekleri kanâatindeyim. "Kendilerine sabırlar diler, her ikisine de muvaffak olmaları, ilimlerini artırmaları için 'yüce Allah'a duâ ve niyaz eylerim.
Dr. Nurettin BOYACILARwww.kitaptakipcileri.com