Uyarı Sohbetler Müminlere Vaazlar ve Sohbetler, Büyük Boy Ciltli
Kategori
Yayınevi
Barkod
Uyarı Sohbetler Kitabı - Karaca
Yazar
Vitrin Katagorisi
483,84 ₺
Uyarı Sohbetler - Mü'minlere Vaazlar ve Sohbetler - M. Nazif Gözükara
17x24 cm Ebat - Sert Kapak Ciltli - 968 Sayfa
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Yazar: M.Nazif Gözükara
Editör: Mustafa Akgül
Katagori: Sohbetler - Vaaz - Nasihatler
Sayfa Sayısı: 968
Boyut: 17 x 24 cm
Basım Yeri: İstanbul
Basım Tarihi: 2014
Kapak Türü: Ciltli Sert Kapak
Kağıt Türü: Kitap Kağıdı
Dili: Türkçe
Dağıtım: Kitap Takipçileri
Temin Süresi: Aynı gün kargo
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
BU KİTAP
NİÇİN YAZILDI?
Dinini öğrenmek isteyen bir müslüman kardeşimizin ilk etapta bilmesi ve dikkat etmesi gereken konular ve ameller nelerdir? Lazım olan bu bilgileri farklı kaynaklara müracaat ederek değil de az da olsa bir kitapta bulabilmesi için...
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Vaizlik, hocalık yapan veya evlerde ders yapan kardeşlerimize küçük bir kaynak olsun, mü'min kardeşlerimiz kendilerine lazım olan itikadı, fıkhî, amelî, ahlakî ve bazı konuların akli izahını öğrensinler diye...
Aynı zamanda biraz farklı şeyler duyalım, dünya sevgisinden uzaklaşıp ahirete yönelelim, niçin bu dünyaya geldiğimizi, nereye gittiğimizi, görevimizin neler olduğunu bilelim diye...
Netice olarak, hakiki tövbeye sarılıp kulluğumuzun gereklerini yerine getirip, böylece cehennem azabından kurtulup cennete girelim diye...
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Mukaddime
Elhamdülillahi Rabbil Âlemin. Vessafâtü Vesselâmu Ala Muhammedin ve Ala Ali Muhammed
Dinini öğrenmek isteyen bir müslüman kardeşimizin ilk etapta bilmesi ve dikkat etmesi gereken konular ve ameller nelerdir? Lazım olan bu bilgileri farklı kaynaklara müracaat ederek değil de az da olsa bir kitapta bulabilmesi için...
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Vaizlik, hocalık yapan veya evlerde ders yapan kardeşlerimize küçük bir kaynak olsun, mü'min kardeşlerimiz kendilerine lazım olan itikadı, fıkhî, amelî, ahlakî ve bazı konuların akli izahını öğrensinler diye...
Aynı zamanda biraz farklı şeyler duyalım, dünya sevgisinden uzaklaşıp ahirete yönelelim, niçin bu dünyaya geldiğimizi, nereye gittiğimizi, görevimizin neler olduğunu bilelim diye...
Netice olarak, hakiki tövbeye sarılıp kulluğumuzun gereklerini yerine getirip, böylece cehennem azabından kurtulup cennete girelim diye...
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Mukaddime
Elhamdülillahi Rabbil Âlemin. Vessafâtü Vesselâmu Ala Muhammedin ve Ala Ali Muhammed
Muhterem okuyucularım!
Sizden ricam, bu kitabı okumadan önce "Ya Rabbi, bu kitabı yazan kulunu affet, rahmetini ona ulaştır" diye dua etmenizdir. Bu kitabı yazmamın sebeplerini siz oku yucularıma belirtmek istiyorum. Sizin de bildiğiniz gibi günümüzde her konuda pek çok kitaplar yazılmaktadır. Yeniden benzer eserler yazmanın pek anlamı yoktur. Günümüz ortamında kitaplar ve dini eserler pek çoktur. Bunun yanında radyolardan, CD'lerden, internet ortamından, bazen de televizyon programlarından isteyen insanlar pek çok bilgileri kolayca elde edebiliyorlar. Bir insana dini hususta bir şeyler anlatıldığı zaman şayet ilk kez duyuyorsa onu pür dikkat dinler ve ondan çok etkilenir. Ama şimdi dini terbiye almış insanlara, duymadıkları bir şeyi ulaştırmak kolay değil. Anlatılan konulan daha önce bir yerlerden duymuş veya okumuş olduğu için anlatılanın tesiri de azalmaktadır.
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
İşte ben aciz kul: "Mümin kardeşlerimin duydukları ve bildikleri şeylerden başka, az da olsa farklı bilgiler sunabilir miyim? Acaba vaizlik, hocalık yapan veya evlerde sohbet yapan kardeşlerimize bir kitap sunabilir miyim?" diye düşündüm. Bunu yapmaya çalışırken de kitabı doldurmak için değil de faydalı şeyleri sağlam kaynaklardan alıp ulaştırmaya çalıştım. Kitabın fihristine baktığınız zaman, belki içinizden "bunlar benim bildiğim konulardır" diyeceksiniz. Ama ben bu konulara biraz farklı bir şekilde yaklaşmaya çalıştım. Bir müslümana lazım olan konulan, kârını zararını bildirecek şekilde anlattım. İşlenen konularda özetle itikad konularına, fıkıh konularına değindim. O ibadeti yapmanın faydalarını ve terk etmenin cezalarını belirttim.
Bir diğer husus, okuyucuyu tefekküre az da olsa sevk ettirebilmek için bazı mühim konulara değinmeye ve aklen izah edilmesi gereken konulara biraz ışık tutmaya çalıştım.
Eseri yazarken kitabın kolay anlaşılır ve akıcı olmasına gayret sarf ettim. konuların anlatım tarzı da sanki okuyucuyla konuşulup dertleşiliyormuş gibidir. İçerisinde belki bazı mahalli ibareler olabilir. Onun için okuyucu kardeşimden şimdiden hakkını helâl etmesini rica ediyorum. Ve her insan ölecektir, bizler de her nefis gibi muhakkak ölümü tadacağız. Amel defterleri kapanacak; ama faydalı bir eser bırakanların amel defterleri kapanmayacak, açık kalacaktır. Şu aciz kardeşiniz de bu müjdeye kavuşmak için bu kitabı yazmaya çalıştı. Az da olsa bu islam yolunda bir fayda olur ümidiyle, bu yanan ateşe bir bardak da günahkâr kardeşinizin gözyaşı dökülsün diyerek bu hayırlı işe girişti. İstemeyerek yapılan yanlışlıklar ve kusurlar şahsımındır. Güzellikler, kâinatın efendisi Hz. Muhammed (s.a.v.)'in getirdiği nurlu islam dininindir, Kur'an-ı Kerim'indir.
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Ey bu kitabı okuyan kardeşim! Sen bu kitabı okurken, belki ben âlem-i bekaya göç etmiş olabilirim ki olacağım. Bu duaya muhtaç kardeşinize ve onun anne ve babasına dualar etmeyi, o erhamurrahmin olan yüce mevla'dan rahmet ve mağfiret istemeyi unutma!
Bu dünyaya gelen gider. Yaptığı amellerin karşılığını görür. Orada yalnız kalır, bir duaya muhtaç olur. Mağrurlanma insanoğlu senin sonun acep nicedir? ( uyarı sohbetler, müminlere vaaz ve sohbetler kitap, sohbetler kitabı, vaaz sohbetler oku, sohbet vaaz kitabı, m.nazif gözükara sohbetler, Nazif Gözükara vaaz ve sohbetler, online satın al, yayın, ucuz dini kitap, uygun fiyat, islami kitap satış, onlıne satış, ucuz kitap, internetten satış, yazar, tercümesi , karaca yayınevi sohbetler, sohbetler vaazlar, M. Nazif Gözükara Sohbet Kitabı )
m. nazif gözükara
BU KİTAP YAZILIRKEN NELERE DİKKAT EDİLDİ?
1-Başta kolay bir dil ile yazılmaya gayret edildi.
2- Bazen ayet ve hadislerde anlatılmak istenen mana, zahirdeki manadan farklı olabiliyor. Ayet ve hadisin ifade ettiği gerçek mananın ne olduğu yazılmadığı zaman, okuyucu farklı itikada ve amele düşebiliyor. Onun için biz de mümkün mertebe asıl manası zahirinden farklı olmayan ayet ve hadisleri tercih etlik. Bazı yerlerde de ayet ve hadislerin zahirleriyle yetindik. Başka manalara da gelebilir, ihtimalini okuyucunun araştırmasına bıraktık veya alta dipnot olarak ek bilgi ekledik. Bu yanlış anlamayı asgariye indirmeye çalıştık. Tabi bazı istisnalar da oldu.
Bazı kardeşlerimiz ehil olmadığı halde farklı anlamlar çıkarılmaya müsait olan bir ayet veya hadisi okuyup hemen zahirine göre itikadını ve amelini belirliyor. Bu çeşit bir hareket mücdehitlik taslamak olur. En doğru bilgiye ulaşmak için o konuyla ilgili diğer ayet-i kerimeleri, hadis-i şerifleri, İslâm tarihini çok iyi bilmeli ve o konuyla ilgili ayetlere, hadislere İslâm âlimleri ne şekilde mana vermişler, bu konuya nasıl bir hüküm koymuşlar, çok iyi bilmek icab eder. Hususen İslâm ulemasının çoğunluğu ne demişler, ona bakmak çok önemlidir. Şayet ayet ve hadislere bizim vermiş olduğumuz mana, İslâm âlimlerinin verdiği hükme, yani icmaya, cumhura ters düşerse, kendi düşüncemizi bir kenara bırakıp İslâm âlimlerinin verdikleri hükme inanmalı, öyle amel etmelidir. Müctehidler dini konularda isabet etseler iki, hata etseler bir sevap almaktadırlar. Bazı zavallı kardeşlerimiz İslâm ulemasının icmasını, müctehidlerin verdiği hükmü beğenmiyor, ya kendi anladığı şekilde inanıp amel ediyor veya bir, iki kişinin ortalığı karıştıracak sözlerine bakıyor.
Dini konularda, İslâm âlimlerinin çoğunluğunun verdiği hükümle amel eden, onların dediği gibi inancını belirleyen, sağlam bir kulpa yapışmış olur.
"Eğer sen, âlimlerin ittifak etlikleri şeyle amel edersen;
İhtilaf ettikleri şey sana zarar vermez" (Davud b.Ebi Hind)
3- Bir de bu kitabı yazarken kafada şüphe bırakacak sorulara yer bırakmamaya, mümkün mertebe faydasız ihtilâflara girmemeye çalıştık. Özellikle taassuptan kaçmaya çalıştık. Çünkü insanın taassuptan, çevresindeki etkilerden, fıtratın gereklerinden, duygusallıktan, ifrat ve tefritten kurtulmadan gerçek ilme ulaşması, hakkı bulması zordur.
Günümüzde pek çok kişi dini emirleri kendi aklına, duygularına, fıtratına, vicdanına göre ayarlıyor. Aklına, fıtratına uymayanı kabul etmiyor. Böyle duygularla hareket eden insanlara Allahu Teala'nın emirlerini anlatmak zor olur. Şimdi öyle bir cemiyet oluşmuş ki, eskiden ayıp sayılan, günah sayılan durumlara şimdi övülen şeyler olarak bakılıyor. Daha önceki İslâm toplumunda açıklık ayıp ve günah sayılırdı. Şimdi ise öyle bir toplum oluşmuş ki açıklığı ilericilik olarak, üstünlük olarak görüyor. Kapalılığı ise hor görüyor. Böylesi zihniyete sahip insanlara hakkı anlatmak çok zordur. İnsan inandığı gibi yaşamazsa yaşadığı gibi inanmaya başlar. İşte günümüz toplumu bu hale düşmüş. Haramlar içersinde çok kalındığı için haramlar bile normal gelmeye başlanmış.
İşte ey mü'min kardeşim, hakkı doğruyu bulmak istiyorsan orta yolda yürümeye çalış, ifrat ve tefritten, taassuptan uzak ol. Bir şeyin doğru olup olmadığına hükmedeceğin zaman sadece aklının, duygularının, fıtratının tesiri altında ezilme. Akıllı kişiye yaraşan hakkı tutup kaldırımsıdır. Taassupçuluk yapmamasıdır. Öyleyse bir şeyin doğru veya yanlışlığına karar vereceğin zaman gereken nakli ve akli bilgilerin olsun. İslâm ulemasının görüşlerini iyi bil ve değerlendir. Hiçbir zaman orta yolda yürümekten ayrılma, şüpheli hususları terk et. Kesin bilgilerle amel et ve Allah-u Teala'dan doğru ve faydalı ilim iste.
Konuları sahih hadisler ve haberlerle delillendirmeye çalıştık. Bunun yanında işlenen konular nasihat ve amele teşvik edici anlatımlar olduğu için, bazen zikrettiğimiz hadislerin ve sahabelere nispet edilen sözlerin manalarında, dini açıdan bir sakınca görmediğimiz durumlarda, haberin kaynağına inmeden oku duğumuz gibi aktardık. Veya aldığımız kitabın ismini zikretmekle yetindik. Sahabe-i kirama ve Peygamber Efendimize ait olarak zikredilen söz ve davranışlarda ciddi kaynaklar zikredilmemişse bunlar onlara nispet ediliyor demektir. O gibi durumlarda haberin zayıflığını belirtmek için genelde "rivayet olunduğuna, söylenildiğine veya haberde geldiğine göre" gibi benzer ifadeler kullanıldı. Bu konularda daha sahih bilgiye varmak isleyen kardeşlerimiz, onların kaynağım sorup araştırsınlar. Bu konulardaki hatalarımızın bağışlanmasını yüce Rabbimden niyaz ederim.
Kitaptaki konulan sıralarken benzer konular yan yana getirilmedi ki okuyucu benzer ifadelerle sık sık karşılaşmasın.
Bir de bu eserde ben, düşüncelerimi, duygularımı okuyucuyla paylaşmak istedim. Kalbimdekilerini az da olsa sayfalara dökmeye çalıştım. Müslümanlara faydası olmayacak, yersiz uzatmalardan kaçınmaya ve onlara lazım olan bilgileri vermeye çalıştım. Kısacası az yazıp çok bilgi vermeye gayret ettik. Ayrıca derslerimizde sık sık namaz konusuna değindik. Bu da dinimizin namaza verdiği önemden dolayıdır. Çünkü imandan sonra namaz gelir. Namaz kılmayanların imanları dahi tehlikededir.
Rabbim kala tesirini halk etsin. O hidayet etmeseydi bizler hidayete kavuşamazdık.
SOHBET 1 : UYARI
Ey kardeşim! Gaflet uykusundan uyan artık. Gün gelir Azrail (a.s.) seni uyandırır. O zaman da uyanmanın faydası olmaz sana. Ölmeden önce fırsat elde iken, can tende iken kendine gel. Dünyaya oyun ve eğlence için gelmediğini bil! Bu dünyada sana verilen vazifeler var. Vazifen kulluktur. Bu görevden seni alıkoymak isteyen nefis ve şeytan gibi iki azılı düşmanın var. Tefekkür el! Günahların sonunun olmadığını düşün! Bir gün bu dünyada yaptığın tüm hareketlerinden hesaba çekileceğini düşün! Gün gelecek yaşlanacaksın, günah işlemek istesen de işleyemeyeceksin.
Madem günahlar, zevkler, sefalar bizi terk edecek, öyleyse onlar seni terk etmeden sen onları terk et ki, Allah indinde bir kadrin olsun. Dünya zevklerine aldanma! O bir rüya gibidir. Gün gelir biter gider. Dünya vefasızdır, sana bir zevk yaptırır, yüzlerce acılar tattırır.
Dünya zevkleri fanidir, ahiret zevkleri ise bakidir, devamlıdır. Ve de çok güzeldir. Dünya zevkleri için ahiret zevklerini kaçırmak akıl kârı mıdır? Bu gerçeği sen de biliyorsun. Bile bile kendini zarara sokma. Bile bile kendini tehlikeye atma. Nefsime, şeytana gücüm yetmiyor deme. Şeytanın yolunda gitmenin cezası ateşte yanmaktır. Ateşte yanmanın ne olduğunu hiç düşündün mü? Hamamın sıcağına, hatta en küçük acılara bile dayanamayan biz aciz kullar, acaba cehennem ateşine nasıl takat getirecek, hiç düşündün mü? Ahiretin korkunç manzaralarına kalbin nasıl dayanacak, hiç düşündün mü?
Dünyada bir karanlık odada yalnız kalmaya korkan insan, ölüm anında Azrail'in günahkâra korkunç surette göründüğü gibi kendisine görünse acaba ne yapabilir? Kabirde, o yalnızlık çukurunda, amel sandığında Münker Nekir'i görünce acaba kalbi nasıl dayanacak? Dünyadaki her kötü ahlakı bir yılan ve akrep olup onu ısırdığında hali nice olacak?
Ey kendini cesaretli sanan insan! Cehennem ateşini, sıratı görünce, bu manzaralar karşısında kalbin taş olsa erir. Acaba önünde böylesi engeller varken hazırlık yapıyor musun? Yapmıyorsan haline oturup ağlaman lazım. Allahu Teala'dan yardım istemen lazım. Tövbeye sarılman lazım. Sen ki açlığa dayanamıyorsun. Susuzluğa, sıcağa, soğuğa dayanamıyorsun. Halen acizliğini anlamadın mı? Hangi cesaretle Âlemlerin Rabbi'ne karşı geliyorsun. Keşke kime karşı geldiğini bir bilseydin. Keşke dünyaya dalmış, kulluğunu, görevini unutmuş olanlar, önlerindeki zorlu günleri az da olsa bir görebilseydiler. Yemekten içmekten kesilirlerdi, gülmezlerdi, ağlarlardı.
Ey zavallı insan! Rabbine dön. Yanlış yola gidiyorsun. Yanlış yolu bırak, tövbeye gel. O yolun sonunda tehlikeler, zorluklar, korkunç şeyler ve ateş var. Nereye gidiyorsun? Dön geri, dön geri!.. Bak yaşlanıyorsun, ömrün kısalıyor, güzelliğini yitiriyorsun, gücünü, sıhhatini yavaş yavaş kaybediyorsun. Bu nimetlerden hesaba çekileceksin. "Ömrünü nerede geçirdin, sıhhatini, kuvvetini nerede tükettin?" denilecektir. Allah yolunda geçirmişsen ne mutlu sana. Yok, şeytanın yolunda geçirmiş isen yazık sana, vay sana..
Her insan doğar, büyür, yaşlanır ve ölür. Bu Allahu Teala'nın kanunudur. Sonra kabre girer, mahşer meydanında toplanır, ya cennete veyahut cehenneme girer. Nerenin adayı olduğuna sen karar ver.
Ey insanoğlu! Senden önce gelip geçenlere bak. Toprak altında bir fatihaya muhtaç olarak yatanlara bak, ibret al. Ben daha geç ölürüm, deme. Her gelecek yakındır. Şeytana kanma. Senden öncekiler de daha ölüme çok var derlerdi; ama bir de baktılar ki, bilmez dedikleri ömür bitti de, bir göz açıp kapama gibi. Bir rüya gibi! Bitli bilmesine; ama bundan sonraki nasıl olacak? Ölüm kolay değil, cenneti kaçırmak küçümsenecek bir şey değil. Bu zorluklan kolaylıkla geçirecek salih ameller hazırlayalım. Hemen tövbe edelim, namaza başlayalım. Kuranı ve dinimizin emirlerini öğrenelim. Ölene kadar, ya öğrenen veya öğreten olalım ki, gerçek huzura kavuşmuş olabilelim. Huzuru ve mutluluğu günahlarda değil de; Rabbin emirlerine uymakla ve nefse muhalefette arayalım.
Yüce yaratıcı kendisine asi olan kulların kalbinden huzuru almakla onları hem dünyada cezalandırdığı gibi, ahirette ise daha büyük azaplara koyacaktır. Kendi emirlerine uyanların kalbine huzur verdiği gibi ahirette de daha büyük mükâfat olan cennete girdirecektir. "Doyumsuz nefsin arzuları peşinde koşanların tüm zevkleri, azıcık manevi bir huzura denk gelemez" Çünkü zevk ayrı bir şey; huzurlu olmak ise, apayrı bir şey! Günahlarda zevk olsa da, arkasında pişmanlık, huzursuzluk, ruhi ıstırap ve cehennem ateşi var. Rabbin emirlerine uymakta ise, huzur, mutluluk ve cennet var.
İtaat eden kullar üzülseler bile, o üzüntülerinde Allahu Tealâ nın rızasını aradıkları için kalpleri huzurla dolup nurlanmaktadır. Dünyalık ve günahlar sebebiyle olan üzüntüler ise kalbe zulmettir. Rabbini tanımayıp günahları rahatsızlık duymadan işleyebilen insanlar, nasıl bir kalp taşıyorlar? Onu anlamak çok zor. İnsanlar günaha devam ettikçe kalpleri kararıp adeta taş kesiliyor. Artık hakkı, doğruyu görmeyip olaylardan ibret almaz oluyorlar!
Bu anlattıklarıma evet, doğru söylüyorsun deyip de yanlış yolda ısrar edenlere maalesef bizlerin yapacağı bir şey yoktur. Elimizden bir şey gelir, o da duadır.
Ya Rabbi, sen kullarına hidayet eyle. Onları cehennem ateşinden koru ve bizleri rahmetinden mahrum eyleme! (Âmin)
Bir faide bahşeder mi? Heyhat!
Vaktinde yapılmayan nedamet..!
(Şair)
"Kıl tevbe seyyiatına (günahına) gözler kapanmadan
Vaktiyle gör hesabını defter kapanmadan!"
(Huldi)
HATİME
Allah-u Teala'nın hidayet ve yardımıyla bu kitap tamamlanmış oldu. Rabbim, kitaplarından yararlanmış olduğum tüm alimleri rahmet, feyiz ve bereketiyle kuşatsın. Bizleri riya ve gösterişten, küçük ve büyük şirkten korusun. Kendi yolunda yapmış olduğumuz azıcık gayretimizi çok kabul eylesin. Ölürken cümlemize imanımızı yoldaş eylesin. Bizleri oku duğuyla amel eden kullarından eylesin. Oku dukça kibirlenen değil de tevazu sahibi olanlardan ve Allah'ın ilminin karşısında acizliğini anlayanlardan eylesin. Her bilenin üstünde bir tane daha iyi bilenin olduğunu düşünenlerden eylesin. Bizlere hakkı, doğruyu ve sırat-ı müstakimi nasib eylesin.
Ey merhametlilerin en merhametlisi olan Allahım! Affetmek senin şanındandır.
Affetmeyi seversin bizleri de affeyle. Cennetine girmekle kurtuluşa eren kullarından eyle. Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e komşu eyle. Ya Rabbi sen yücesin, noksan sıfatlardan münezzehsin, senin her şeye gücün yeter. Kulluğa, ibadete en layık olan sensin. Verdiğin nimetlerin hakkını bizler veremeyiz. Biz sana hakkıyla kulluk yapmaktan, seni hakkıyla övmekten aciziz. Sen kendini sena ettiğin gibi yücesin, büyüksün. Farkına varmadan yanlış itikatlara düştüğümüz zamanlar dahi ya Rabbi! Sen nasıl emir vermiş, ne şekilde inanmamızı istemiş isen biz öyle inandık. Sen hatalarımızı, yanlışlarımızı, günahlarımızı affeyle!
Bu kitabın tamamlanmasında emeği geçen tüm kardeşlerimize ve bu eseri okuyan müslümanlara Rabbim hem bu dünyada hem ahirette iyilik versin ve onları cehennem ateşinden korusun. (Âmin)
İçindekiler
Bu Kitap Niçin Yazıldı?
Mukaddime
Bu Kitap Yazılırken Nelere Dikkat Edildi?
Uyarı
İman Ve İslâm
Allah (C.C.)
Kur'an-ı Kerim
Hz. Muhammed (S.A.V.)
Namaz
Ramazan ve Oruç
Zekât Ve Öşür
Hac
Tövbe SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Allah'ın Resulünü Sevmek
Sabır
Fakirliğe Sabır
Hastalıklara Sabır
Ölüm Olaylarına Karşı Sabır
Hapse Sabır
Müminler İntihar Edemezler
Öfke Ve Hilim
Dünya Sevgisi
İlim Ve Âlim
Dil
salâvat-ı şerife'nın önemi
islâm kardeşliği
İhlâs ve riya
allah korkusu
şükür
zina
gıybet, koguculuk, kötü zan, kusur arama
cihad
kötü arkadaş
cömertlik ve cimrilik
faiz
nikâh ve talak
ölüm
zikir
kabir SİTE: www.kitaptakipcileri.com
kibir ve tevazu
mahşer (haşr)
güzel ahlak
cehennem
cennet
yalan, sözde durmamak, emanete ihanet
içki
kumar
BU DİN KOLAY GELMEDİ
KUL HAKKI
SELAM VE MUSAFAHA
EMRİ BİL MARUF NEHYİ ANİL MÜNKER
TESETTÜR
RÜŞVET
DUA
SADAKA
ANNE VE BABA HAKLARI
KOCA HAKLARI
KADININ KOCA ÜZERİNDEKİ HAKLARI
KADINLA GEÇİM NASIL OLMALI?
EVLAT HAKKI (GENÇLİK)
CAMİ VE CEMAATİN ÖNEMİ
SILA-I RAHİM (AKRABALARI GÖRÜP GÖZETMEK)
CUM'A GÜNÜ VE CUM'A NAMAZİ
KOMŞU HAKKI
ÜÇ AYLAR (RECEB VE REGAİB)
Mİ'RAC KANDİLİ
ŞABAN AYI VE BERÂT KANDİLİ
KADİR GECESİ
RAMAZAN BAYRAMİ
HZ. PEYGAMBER (S.A.V.)'İN DOĞUMU
HİCRET
HİCRİ YILBAŞI (MUHARREM VE AŞURE GÜNÜ)
MİLADİ YILBAŞI
KURBAN VE KURBAN BAYRAMI
HATİMESİTE: www.kitaptakipcileri.com
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!
Ürün hakkında henüz soru sorulmamış.
Güvenilir, ürünleri değerli ve kaliteli. 4-5 yıldır alışveriş yaptığım ve memnun kaldığım alışveriş sitesi. Güvenle herkese tavsiye ederim.
B... G... | 18/10/2024
Çok hızlı ve sağlam bir şekilde elime ulaştı.Çok teşekkürler
S... B... | 27/09/2024
Kitapları çok beğendim, kargo da çok özenli idi . Arkadaşım da sipariş verecek. Çok teşekkür ederim.
Canan Çatal | 26/09/2024
Çok İyi, sorun yok
fatih arı | 25/09/2024
sagolun
bilal kızılırmak | 08/08/2024
Aliveris icin tek adres kolayliklari sorunda sorunuz karsinda ulasabiliyorsunuz sorunsuz siparis verebiliyorsunuz
k... ö... | 01/08/2024
Kitap takipçileri harika...
H... Ö... | 27/07/2024
Güvenilir ve hızlı
Mustafa Varol | 12/07/2024
Güvenle alışveriş yapabilirsiniz
SEZGIN MEHMET | 14/01/2024
Böyle bir siteye gerçekten ihtiyaç var
Hayati Sevinir | 12/01/2024
Tavsiye Ürünler