En Güzel Dini Hikayeler, Şihabüddin Ahmed Selâme El Kalyubi 336 Sayfa
Kategori
Yayınevi
Barkod
dini hikayeler kitabı, pamuk kod: hikaye 001
Vitrin Katagorisi
Markası
295,00 ₺
En Güzel Dini Hikayeler, Ahmed Şihabüddin El Kalyubi, 336 Sayfa
Zamanın en iyi yetişmiş, geniş ufuklu, engin anlayışlı, vakar ve fazilet sahibi olan Şeyh Ahmed b. Selame, Mısır’ın Kalyub köyünde doğmuştur. Kendisi Şafii mezhebinden olup, hadis ve fıkıh ilimlerinde ihti-sas sahibi idi ve devrinin ünlü alimlerinin başında bulu-nurdu.
Fıkıh ve hadis ilmini, devrinin alimlerinden olan Şems er-Remlî’den okudu. Üç sene müddetle hoca-sından ders alan Ahmed,evine çekilip ilimle iştigal etti. Nur ez-Zeyyadî, Salim eş-Şibşiri, Ali el-Halebi, Sibki ve bunlardan başka devrinin meşhur alimlerden de ders almıştır.
Kendisinden, Mansur et-Tuhî, İbrahim el- Bermavî, Şaban el-Feyyumi ve bunlardan başka bir çok meşhur alimler ders almışlardır. Çok heybetli olduğu için, yanında kimse konuşamazdı. Kendisi başını eğip daima yere bakardı. İleri gelen ve eşraftan olanlara hiç önem vermez; fakirleri çok severdi. Hiçbir kimseden asla sadaka kabul etmezdi. Bilakis kendisi çok defalar fakirlere sadaka verirken görülürdü.
Hiçbir vazife almamış olduğu halde, fevkalade yaşayışı vardı. İbadete düşkün olmakla beraber, halkı irşad etmeyi de ihmal etmezdi. İslâmî ilimlerin yanı sıra, müsbet ilimlerin her dalında bilgi sahibi idi. Ders anlat-ması gayet başarılı olup, öğretmek istediği meseleleriörnekleriyle canlandırırdı. Kendisini dikkatle ve zevkle dinlerlerdi.
Bütün insanlara faydalı bir çok eserleri vardır. Onlardan bazıları şunlardır:
Haşiye alâ Şerhil Minhâc, Hâşiye alâ Şerhit Tahrîr, Hâşiye alâ Şerhi Ebi Şuca’, Hâşiye alâ Şerhil Ezberiyye, Hâşiye alâ Şerhi el-Ecrumiyye, Hâşiye alâ Şerhi İsaguci, Risale fî Ma’rifetil Kıble, Kitâb fit Tıb, Menasık’ül Hac.
Hicri 1069 senesi Şevval ayının son günlerinde vefat etmiştir. Allah ona rahmet eylesin. Ondan razı olsun.
Hamd ü sena, kullarından muvaffak kıldığını, kendi Zatı’nı insanlara anlatmaya memur kılan ve ona şerbet kâselerinden ünsiyetin tadını tattıran Allah’a mahsustur.
Salat ü selam bütün isim ve sıfatlar dairesinin kutbu olan ve kemalat çeşitlerinin tümü ile muttasıf olan Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa sallellâhü aleyhi ve selleme, âline, ashabına, ensar ve dostlarına, tabiilerine olsun ki, onlar kendisine uymakla, gizli olan kıymetli bilgileri ortaya çıkardılar. Faydalı ve nadir bu-lunan latifeleri korudular. Her vakit ve devirde ashab-ı kirama tabi olanlara da selam olsun.
Bundan sonra, bilinsin ki bu kitap, hacmi kü-çük olmakla beraber, ilmi çok, anlaşılması kolay olan bir kitaptır. Bu kitabın güzel satırlarının semasında kıy-metli yazılar serpilmiştir. Parlak yerlerinden gönüllere ışık saçılmıştır.
Bu kitap, faydalı ibareleri, üstün ve güzel hika-yeleri, kıymetli ve benzeri bulunmayan nükteleri ihtiva etmektedir. Bu kitabın yazarı ilimde, anlayışta zirveye ulaşan, benzeri bulunmayan ve çeşitli faziletleri kendi-sinde toplayan, meselelerde beliren zorlukları kolaylıkla çözmekte mahir olan Ahmed Şihabüddin el-Kalyubî’dir.
Kendisi sayılamayacak derecede faziletlere ulaşmış, tahkik edilmesi, derinliğine inilmesi güç olan meseleleri çok güzel açıklamıştır. Allahü Teala, ona olan fazl ü ihsanıyla, onu bitmez tükenmez iyi ve güzel işle-rinde daim, muvaffak eylesin. O’nu cennetinin en güzel ve geniş yerinde yerleştirsin. O’nun bereketleri altında da bizi gölgelendirsin. Amin...
Allah bize kâfidir. O ne güzel vekildir. Gidilecek yer ancak O’dur.
İÇİNDEKİLER
Kitabın yazarı Kalyûbî’nin hal tercemesi 5
Önsöz 7
Besmele’nin fazileti 9
Teheccüd namazının fazileti 10
İbadetin hakkının verilmesi 12
Salihlerin ibadeti 13
İstikamet (Doğruluk) 14
Doğru ve güzel görüş 15
Cömertlik hakkında 16
Kocaya itaatin fazileti 17
Kerâmetler 19
Birmukâyesea 22
Yine kerâmetler 22
Kazaya teslim olma 24
Seciye sahibi olmak ve sebat etmenin fazileti 25
Şa’bân-ı Şerifin on beşinci gecesinin fazileti 27
Hükmün çeşitleri 28
Şevvâl-i Şerifte oruç tutmanın fazileti 29
ibadet etmek için bir yere çekilmenin fazileti 30
İhlasın fazileti 31
Allah’a tevekkül etmenin fazileti 32
Resulüllah Efendimiz’in çocuk sevgisi 32
Allah’a dönmenin fazileti 34
Zühd hakkında 36
Sevgide ihlaslı olmanın fazileti 36
Allah’ın zikrinden gafil olmak 38
Allahü Teâla’ya sığınmanın fazileti 38
Soyguncuların tevbekâr olmalarının hikayesi 40
Cennetin kapısı ve anahtarı 41
İtaatli, sabırlı ve güçlü olmak 43
Allah’a isyanın kötülüğü 45
Nefsi haramlardan korumak 45
Beyt-i Makdis’in kapısı 49
Süleyman Aleyhisselam’ın kürsüsünün vasıfları hakkında 50
Ana ve baba duası almanın mükâfâtı 52
Süleyman Aleyhisselam’ın mülkü 53
Gururun kötülüğü 55
İlimle birlikte af ve hilim 55
İslamın adalet ve ahlakım gösteren parlak bir misal 56
Adaletli olmak 57
Cuma günü gusletmenin fazileti 57
Cuma günü ölüler için verilen sadakanın fazileti 58
Allah’a tevekkül etmek ve görüşünü keskinleştirmek 59
Allah’la ticaret etmek 62
Ölülere ait olan sadakanın semeresi 64
Az ile kanaat etmek 65
Yaptığı ibadetle gururlanmanın kötülüğü 66
Ana ve babaya asi olmanın sonu 68
İnsan sabırlı ve kanaatkâr olmalı 68
Büyük laf etmenin cezası 69
Resulü Ekrem (s.a.v.)’in bazı mucizeleri 70
Kul hakkı yenmişse helallik almalı 73
İslamda ticaret ahlakı 73
Dünyada hayırlı evladı olmanın faydası 74
Yahudi aliminin müslüman oluşu 74
Mizan gününü düşünmek 75
Kendimizi haramdan korumalıyız 76
Şeytana uyanın vay haline! 78
Allah’ın kendisini seçtiği ve razı olduğu kimsenin ahvâli 79
Öğüt vermek ve öğütü kabul etmenin yolu 81
Allah’a tevekkül etmek ve kazasına sabretmek 82
Allahü Teâla’ya vasıl olanların halleri 83
İlim ve ilim enlini sevmenin fazileti 85
Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh’ın fazileti 86
Allah’ı görmeyi sevmenin fazileti 88
Allah’ın mağfiretini dilemekten başka çare olmadığı hakkında 89
Özür dilemeyi kabul etmemenin kötülüğü 90
Düşünmeden güzel cevap vermek 90
Hızır Aleyhisselam’ın başından geçenler 91
Allah korkusundan ağlamanın fazileti 93
İbadeti dünya işlerinden üstün tutmak 94
Allah’a tevbe edenlerin kerametleri 95
Allahü Teâla’nın isimlerinden bazılarının fazileti 96
Şehidlerin kerametleri 96
Zilhicce’nin ilk on günü oruç tutmanın fazileti 99
Besmele’nin kuvveti 100
Receb ayının fazileti 101
Rabia el-Adeviyye’nin başına gelen hadise 101
Şer’i hükümlere dikkatle riayet etmenin fazileti 102
Soruda mugalata etmek ve ağzının payını almak 103
Emellerini Allah’tan başkasına değil, Allah’a bağlayan kimse 103
Aşure günü’nün fazileti 106
Nefsi terbiye etmek ve salihlerin ahvali 108
Kötü kimselerin, iyi ve seçkin kimselere kurdukları tuzaklar 110
Allah’ın rızasını istemeyi, insanlar üzerine tercih etmek 113
Harama bakmaktan sakınmak 116
Azgınlığın sonu 116
Peygamber (s.a.v.)’in mucizelerinden bazıları 117
Isa Aleyhisselam’ın mucizesi ve bir kadının ihaneti 119
Geyiklerin şahitliği 121
Başkası için kuyu kazanlara ders olsun 122
Her durumda Allah’a teslim olmak 123
Zina eden bir kadının, suçunu hile ile kocasından gizlemesi 123
Nefsinin arzusuna uymamak 125
İyilik, nankörlükle karşılansa bile Allah katında zayi olmaz 126
Dinini dünya için alet eden adamın domuz haline gelmesi 128
Allah’ın her yarattığında bir hikmet vardır 129
Rızıkta Allah a güvenmek 130
Coha’nın başına gelenler hakkında 131
Akıllı ayı 132
Aptal ayı 132
Allah’ın verdiği nimetlere şükretmemenin sonu133
Cömertlik, cimrilik ve her şeyin aslına rücu etmesi 134
Salihlerden bazılarının menkibeleri 135
Allah’tan bağışlanma istenmedikçe yapılan iyilikler günahları silemez 139
Abdülmelik’in yöneticileri teftiş etmesi 140
Salihlerin dualarının kabul olunması 141
Şeyh İsa’nın menkibeleri 142
Nimetin değerini bilememek 143
Hayvana haram yedirmenin sonu 144
Bir sahabinin başından geçenler 145
Bazı sahabilerin ıslamdan önceki ve sonraki faaliyetleri 147
Ömer b. Abdülaziz’e gökten müjde inmesi 148
Hükümdar Nuşirvan’ın bir çocuktan öğrendiği gerçek 149
Kralın çobandan aldığı ders 150
Yalancı elçinin dilinin kesilmesi 152
İffet ve nefsin jerefi 153
Abdullah b. Mübarek ve babasının eski durumu 153
İbadete öncelik vermenin mükafatı 157
Kaderi ile savaşıp yenilen adam 158
Ümmü Cafer ile iki kör arasında geçen olay 160
Ya susmalı veya konuşunca Rabbi zikretmeli 161
Allah’ın kullarına olan merhameti 162
Allah’ın takdirine kulun aklı ermez 163
Belaya karşı sabretmek 164
Kazaya razı olmak ve sabretmek konusunda bir olayın hikayesi 165
Sabır ve tevekkül etme 167
Gerçekleri açıkça söylemek suretiyle emirleri Hakk’a tabi olmaya sevketmek 167
Muaviye’nin annesine yapılan iftira ve gerçeğin ortaya çıkması169
Boşboğazlığın kötülüğü 171
Mütemmenat binti Heysem’in haberi 174
Fesahat ve idrak etme 175
Allah’a sığınmak ve bunun üzerine bir misal 177
Ölümden kaçmanın hiçbir faydasının olmadığı 177
İbrahim Aleyhisselam’ın yeryüzünde dolaşarak acayip şeyler görmesi 179
Me’mun’un, amcası İbrahim’le olan hadisesi 181
Fesahat ve cömertlik 190
Sadakanın fazileti ve hac yerine geçmesi 193
Rasulü Ekrem’in dünyaya teşrif etmesinden önce, muhterem validesinin karşılaştığı olağanüstü haller 194
Hızır Aleyhisselam’ın gördüğü acayip olaylar 196
İsa Aleyhisselam’ın bazı mucizeleri 196
Acemistan’da bulundn kokulu otun tarihçesi 197
Sadakanın fazileti 197
Yine sadakanın fazileti 198
Bir velinin kerameti 199
Ölüler için sadaka vermenin fazileti hakkında 200
Men edilmesi helal olmayan şeyler 202
Musa Aleyhisselam’a vahyedılen üç önemli nokta 203
Kötü ticaret 203
Adaletin fazileti ve meliklerin iffeti 204
Binbir gece masallarının aslı 205
Allah’ın rızasını isteyerek yapılan işteki ihlas 205
Misafire ikram etmek 206
Hayır işlemenin mükafatına dair 207
Süleyman Aleyhisselam ile karınca arasında geçen görüşme 208
Arşın sıfatı 210
Levh’in sıfatı 212
Kürsü’nün sıfatı 212
Beyt-i Ma’mur’un sıfatı 213
Kevser’in sıfatı 213
İsrafil’in sur’unun sıfatı 214
Firavun’un kulesi ve onu nasıl yaptığına dair 220
Tuzun bulunmasının aslı hakkında 222
Rızıkların çeşitli olması hakkında 223
Besmele’ye ihtimam etmek hakkında 223
Aşure gününün fazileti hakkında 224
Cuma günü Peygamber Aleyhisselam’a salatü selam getirmenin fazileti 225
Alimlerin fazileti hakkında 226
Cennetteki ziyaret hakkında 226
Irak halkının şikak ve nifakı 227
Çürümeyen cesetler hakkında 227
Her şeyden dört şeyin seçilip güzel görülmesi 228
Her şeyden yedi şeyi güzel görmek hakkında 229
Ademoğlunun muhafaza edip, yıkmaması gerektiği yedi kaleye sahipolduğu hakkında 230
Kötü huylu kadın ve komşu hakkında 231
Peygamberlik alametleri 231
Bazı büyük velilerin kerametleri hakkında 231
Susturucu cevap 232
Güzel cevap verme 233
Bazı acaip sorular 234
Allahü Teala’nın kudreti 234
Cinlerin ve insanların çeşitli yaratılışları 235
İnsanların üç sınıfa ayrılmaları 236
İsa Aleyhisselam’ın elbisesi hakkında 236
Mütenebbi’nin öldürülmesinin sebebi 236
Hocalıktan talabeliğe dönüş 237
Atın Adem Aleyhisselam’dan önce mi yoksa sonra mı yaratıldığı hakkında 237
Sabırlı olmak ve olgunluk göstermek 238
Faydalı bazı kısa bilgiler 239
Kendini beğenme 240
Hilm ve cömertlik 240
Postacılık yapan kedi 240
Hem en iyi hem de en kötü olan şeyler 241
A’meş’le ilgili birkaç fıkra 241
Acaip bir hadise ; 243
Cafer-i Sadık’ın oğlu Musa Kazım’a vasiyeti 243
Cafer-i Sadık ile Ebu Hanife arasında geçtiği rivayet edilen bir görüşme 244
Elçiye ve elçiyi gönderene vacip olan hususlar 246
Satranç ve tavla oyununu asıl icad edenler 247
Dua etmenin incelikleri 247
İnsanların kısımlara ayrılması 248
Allahü Teala’nın kullarına olan rahmet ve merhametinin isbatı için delil getirmek 249
Zünnun-ı Mısrî’nin tevbesi hakkında 249
Ehl-i Beytin zeka üstünlükleri 250
Emredenin sözünün ancak kendisi yaptığı zaman yerine getirileceği 254
Müslümanın, müslüman kardeşi üzerinde bulunan otuz çeşit hakkı 254
Buni’nin tecrübe ettiği bazı şeyler 256
Zeki ve akıllı kimselerin güzel içleri 256
Ebu Bekir Sıddık’ın rüyasında gördükleri 257
Ahiret gününün ahvalini düşünmek 258
Sincapla ilgili hikayeler 259
Her şey dengi dengine 260
İki kumanın çocukları ile iftihar etmeleri ve hayırlı bir tesadüf 261
Bir kuşun adama verdiği ders 261
Evlenirken müşavere etmek 262
Muhafaza edimesi gereken bazı hasletler 263
Cimri ile alay edilmesi 264
Kimsenin kimseye kızmaya hakkı olmadığı hakkında 264
Güzel hasletlere sahip olmak hakkında 265
Allah’a tevekkül eden adamın alametleri 266
İnsanların tabiatlarının ayrı ayrı olması 266
Yolculuktan döneni ziyaret etmenin adabı 267
Buğday ve etin faydaları 267
Hediye kabul etmek 267
Ahvali iyi düşünmek 268
Eğer tevbe edilirse kabul edileceği hakkında 268
Kim işini Allah’a havale ederse Allah ona kâfidir 269
Bir çocuğun, şair Ebül A’lâ el-Maari’yi mat etmesi 269
Bir delinin yaptığı latife 270
Mülkün fanı olması, ibadetin baki olup kıyamet günü sahibinin kendisinden faydalanması 270
Mi’rac gecesinde peygamberlerin Allah’ı sena etmeleri 271
Bir kadının vefası : 272
Allah’ın taksimine rıza gösteren ve sabırlı olup şükreden kimseler 272
Bir şeye yemin etmek ve o yeminden keffaretsız kurtulmak 273
Velilerin kerameti hakkında 274
Allahü Teala’nın seçtikleri 279
Alacaklının hapsedilmesi ve borçlunun serbest bırakılması 279
İmam-ı A’zam Ebu Hanife’nin ikna kudretini gösteren bir olay 280
Nuh Aleyhisselam’ın gemiyi nasıl yaptığı ve hayvanları gemiye nasil aldığı 281
Duanın kabul olduğu vakitler 283
Duanın kabul olduğu vakitler 289
Hapisten kurtulmalı için okunan dua 290
İbretli hikayeler 291
Bir melik ile âbidin görüşmesi 292
Bazı bilginlerin görüşleri 292
Mülk (Tebârake) suresinin fazileti 293
Cebrail Aleyhisselam’ın Peygamber Efendimiz’e öğrettiği ilaç 294
Velilerin yerleştiği yerler 295
Faydalı bazı dualar 295
Rasulü Ekrem kaç kere haccetmişler? 300
Ateşin yakmadığı ölü 301
İmam-ı A’zam Ebu Hanife’nin hamama girerken başından geçen olay 301
Halife Me’mun zamanında peygamberlik iddiasında bulunan deliler 301
Sultan Kamil’e şamdandan çıkıp hizmet eden hizmetçiler 303
Sultan Müeyyed’e yapılan topraktan ibrik 303
Yahya b. Halid el-Bermekî’nin asilahe cevabı 303
İslam’ın şerefi 304
Süleyman Aleyhisselam’ın zengin olması ve bir unutkanlığı 304
Allahü Teala ya iyi tevekkül etmek ve onun kaderine razı olmak 306
Emanetin fazileti ve bulunan herhangi bir şeyin sahibinin araştırılması hakkında 307
Bir kadının hile ile ahlaksızlığını gizlemesi 309
Melekler hangi evlere girmezler? 310
Örümceğin üzerine ağ ördüğü kişiler 310
Allah’ın yarattıklarına şefkat etmek 311
Büyük konuşan biri 312
İnsanların en efdali kimmiş? 312
Aklın önemi 313
Sükut etmenin faydaları 313
Gammazlığın kötülüğü 314
Latife 315
Rivayet 315
Büyük günahlar 315
Beş türlü karanlık 316
Cenneti dünya gözü ile gören adam 316
Dört şehir ve dört nehir 317
Beyt-ı Makdis’in faziletleri 318
Kenzül Arş duası 320
Bu kitap, faydalı ibareleri, üstün ve güzel hikayeleri, kıymetli ve benzeri bulunmayan nükteleri ihtiva etmektedir. Bu kitabın güzel satırlarının semasında kıymetli yazılar serpilmiştir. Parlak yerlerinden gönüllere ışık saçılmıştır.
Kitabın Yazarı KALYÛBÎ Hayatı Hakkında Bilgi...
Mısır’da yetişen Şafiî mezhebi âlimi. İsmi, Ahmed Şihâbüddîn bin Ahmed bin Selâme el-Mısrî el-Kalyûbî’dir. Mısır’ın Kalyûb şehrinde dünyâya geldi. Doğum târihi belli değildir. 1069 (m. 1659) senesi Şevval ayının sonlarında vefât etti. Kabri Kalyûb şehrindedir.
Şafiî fakîhlerinin meşhûrlarından Şemseddîn-i Remlî’nin yüksek talebesi idi. Fıkıh ve hadîs ilimlerini, bu hocasından tahsîl etti. Kendi evinden ayrılıp, tam üç sene bu zâtın yanında kaldı. Kalyûbî bundan başka; Nûreddîn-i Zeyyâdî, Sâlim-i Şebşîri, Ulyâ Halebî, Sübkî gibi meşhûr âlimlerden de ilim öğrendi. Kendisinden de: Mensûr-ı Tûhî, İbrâhim-i Bermâvî, Şa’bân-ı Feyyûmî ve daha birçok büyük zâtlar ders alıp, ilim öğrendiler.
Kalyûbî’nin zamanının âlimleri arasında en büyüğü olduğunda herkes ittifâk etmişti. Fıkıh, hadîs, Arab edebiyatı, tıb ve coğrafya ilimlerinde derin bir âlim idi. Verâ’ı ve takvâsı çoktu. Ya’nî dînimizin haram ettiği ve şüpheli olarak bildirdiği şeylerden çok sakınırdı. İlminin yüksekliği ve çokluğu sebebiyle kendisine, "Şâfi-i sagîr” ünvanı verilmişti. Dünyâ malına, makam ve mevkiine hiç düşkün değildi, İlminin yüksekliğindeki heybetinden, huzûrunda kimse konuşmaya cesâret gösteremezdi. Herkese tevâzu gösterirdi. Fakirleri çok sever, kimseden sadaka kabûl etmezdi. Resmî bir yerde görevi ve ders vermesi olmamakla beraber, bolluk ve ni’metler içinde bir hayat geçirdi. Fen ilimlerinde de derin bilgi sahibi olup, hesâb, mîkat (namaz vakitlerinin hesaplanmasını bilmek) ve astronomi ilimlerinde de üstün mehâreti vardı. Bilhassa tıb ilminde mütehassıs idi. Çok güzel ders anlatırdı. Talebelerinin anlayacağı seviyede ders verirdi. Anlayamadıkları yerleri, canlı misâller getirerek îzâha çalışırdı. Derslerinde bulunan insanlar sanki başlarında kuşlar varmış gibi sükûnet ve edeb hâlini hiç bozmazlardı. Pekçok eser yazmış olup, bunlardan 18 tanesi bugüne kadar gelmiştir.
Eserlerinden herkes istifâde etmektedir.
Eserleri: 1- Tuhfet-ür-râgıb fî sîreti cemâ’atin min a’yâni Ehl-i Beyt-il-etâyib: Bu eserinde, Mısır’da makam ve kabirleri bulunan seyyidlerin ileri gelenlerinin hayatlarını kısa ve özet olarak anlatmaktadır. Osmanlı âlimlerinden Mehmed Zihnî Efendi, bu kitabı, "Bugyet-üt-tâlib fî tercemet-i Tuhfet-ir-râgıb” adı ile Türkçeye tercüme etmiştir. Esere, Hazreti Hüseyn efendimizin hayâtı ile başlanmaktadır. 2-Şerh-ül-Minhâc haşiyesi, 3-Şerh-ut-Tahrir haşiyesi, 4- Şerh-i Ebî Şücâ’ haşiyesi: İbn-i Kâsım el-Gazzî’nin eserine yapılan haşiyedir. 4- Şerh-ül-Ezheriyye haşiyesi, 5- Şeyh Hâlid’in "Şerh-ül-Ecrûmiyye”sine yazdığı haşiye, 6- Şerh-i Îsâgûcî haşiyesi; Şeyhülislâm Molla Fenârî’nin eserinin hâşiyesidir. 7- İmâm-ı Nevevî’nin "Minhâc-üt-tâlibîn”ine Celâlüddîn-i Mahallî’nin yazdığı şerh üzerine haşiye, 8- Kitâb-üs-salevât, 9-Hikâyet-ül-garîbi vel-acâib-vel-letâif ven-nevâdir vel-fevâid ven-nefâis: Ancak vefâtından sonra tertip ve tanzim edilen bu eser, kısaltılarak "Nevâdir-ül-Kalyûbî” ismi verilmişdir. 10- El-Hidâyetü min-ed-dalâleti fî ma’rifet-il-vakti vel-kıble bi gayri âletin, 11- Tezkiret-ül-Kalyûbî: Tıb ilmine dâirdir. 12- Kitâbün fî menâsik-il-hac, 13- Kitâb-ül-mücerrebât, 14- Mi’râc-ün-Nebî ( aleyhisselâm ), 15- Risâletün fî ma’rifeti esmâ-il-bilâd ve urûziha ve atvâlihâ, 16- Kitâb-ül-hikâyât: Bu eser, "Kitâb-ün-nevâdir”den başka olup, sâlih ve dindar zâtlara dâir hikmet ve ibret dolu latifelerini ihtivâ etmektedir. 17-Risâletün fî fedâili Mekke vel-Medîne ve Beyt-il-makdis ve Şey’ün min târihiha, 18- Evrâk-ül-Latîfetü.
Mehmed Zihnî Efendi’nin tercüme ettiği "Tuhfet-ür-râgıb” kitabının son sözünde buyuruyor ki:
"Selef-i sâlihîn ve bu ümmetin büyükleri (r.anhüm), Sultân-ül-mürselîn aleyhi salevât-ül-melik-il-mu’în olan efendimiz Muhammed aleyhisselâma ve O’nun tertemiz olan âl-i evlâdına (çoluk-çocuğuna) tevessül ederek duâ ederler ve kabûl edildiğini görüp, üzüntü ve kederlerinden kurtulurlardı. Çok zaman, meşhûr ve büyük velîler, Hazreti Ali’nin kabr-i şerîflerinin bulunduğu Kûfe’ye gidip, onun mübârek kabirlerinin huzûrunda dururlar ve duâ ederler, böylece duâları kabûl olup ihtiyâçları hâsıl olurdu. Bizim büyüklerimiz ve hocalarımız da, sözbirliği ile buyurmuşlardır ki: "Kederli ve sıkıntıda olan bir kimse, güzelce abdest alıp, Peygamber efendimize salevât-ı şerîfe getirdikten ve Ehl-i Beyt’ten rivâyet edilen şu duâyı okuduktan sonra, Hak teâlâ o kimseye ferahlık ve afiyet ihsân eder "Allahümme lekelhamdü alâ mâ lem ezel, insarefe fihi min selâmeti bedenî ilâ âhır...”
Şeyh Abdülazîz bin Ahmed ed-Dîrinî rivâyet ederek buyuruyor ki: "Kutb-ül-ârifîn Şeyh Aliyy-ül-Mülcî’den işittim, kendi talebelerine diyordu ki: "Size bir keder ve sıkıntı eriştiğinde veyahut memleketinizde tâ’ûn (veba) hastalığı ortaya çıktığında, istiğfar ile birlikte çok salevât-ı şerîfe okuyun ve şöyle duâ ediniz: "Allahümme innâ nes’elüke bi-hakk-ıl-Hüseyni ve ahîhî ve ceddihî ve ebîhî ve ümmihî ve benîhî ve zürriyyetihî ve muhıbbihî ve itratihî ve âlihî. Ferric annâ ve anil-müslimîne mâ nahnü fîhî yâ erhamer-râhimîn.” Böyle yaparsanız elemleriniz ve kederleriniz yok olur. Allahü teâlâ, sizleri tâ’ûn belâsından korur. Sâlih zâtlardan birçokları bunu tecrübe ettiler ve bereketini gördüler.
Nevâdir-ül-âlem ismindeki eserinden ba’zı bölümler:
Hikâye: "Bir kadın vardı. Her söze ve işe başlarken Besmele çekerdi. O kadının münâfık bir kocası vardı. Besmele çekmesine çok kızardı. Hanımını bir işte mahcup etmeye karar verdi. Hanımına birgün içerisinde para bulunan bir kese verdi. "Bunu sakla, sonra senden isterim” dedi. Hanımı keseyi bir yere koyup üzerini örttü. Kocası, hanımının haberi olmadan gidip keseyi yerinden aldı. Onu bahçedeki kör kuyuya attı. Sonra gelip hanımından keseyi vermesini istedi. Kadın keseyi koyduğu yere gelip, Besmele çekti. Allahü teâlâ o anda Cebrâil aleyhisselâma, yeryüzüne inip keseyi yerine koymasını emretti. Cebrâil aleyhisselâm keseyi kuyudan alıp yerine koydu. Kadın keseyi almak için elini uzatınca keseyi orada buldu. Hiçbir şeyden habersizce onu alıp kocasına verdi. Bu durum karşısında hayretler içinde kalan kocası, hemen tövbe etti ve bir işe başlarken, birşey yaparken Besmele çekmeye başladı.”
Hikâye: "Birisi bir köle satın aldı. Bu sırada köle, kendisini satın alan efendisine dedi ki: "Senden üç şey istiyorum: 1- Vakti girince benim namaz kılmama mâni olmayacaksın. 2- Beni gündüz çalıştıracaksın, fakat gece asla meşgûl etmeyeceksin. 3- Bana bir oda yaptıracaksın. Oraya benden başkası girmeyecek.” Satın alan şahıs, kölenin bu isteklerini kabûl etti. Köleye bir oda gösterdi. Beğenip, beğenmediğini sordu. Köle de beğendiğini söyledi. Efendisi ona; "Bu harab odayı niçin tercih ettin” diye sorunca, köle; "Efendim! Allahü teâlânın ismi şerîfleri anılıp, O’na ibâdet ve tâat yapıldığı harab yerler, güllük gülistanlık olur” dedi. Köle gündüz işlerini bitirdikten sonra akşam olunca odasına girerdi. Efendisi bir gece onun sabaha kadar ne yaptığını öğrenmek için, köleden habersiz odanın bir köşesine gizlendi. Gece olunca köleyi ta’kib etmeye baş ladı. Kölesinin secdeye varıp şunları söylediğini duydu: "Yâ İlâhî! Gündüz efendimin hizmetinde bulunmak zorundayım. Eğer böyle bir meşgûliyetim olmasaydı, gece-gündüz sana kulluk ile meşgûl olurdum. Bu bakımdan beni af et, yâ Rabbî!” Efendisi köleyi fecr doğuncaya kadar ta’kib etti. Fecr doğunca, tavanda asılı olan kandil kayboldu. Efendisi odasına gidip durumu hanımına anlattı. Ertesi gece köleyi görmek için hanımıyla beraber gitti. O gece de aynı şeyleri gördüler. Ertesi gün köleyi çağıran efendisi; "Gündüzleri de Allahü teâlâya ibâdet edebilmen için ve Allahü teâlânın rızâsına kavuşabilmen için seni azâd ettim. Bundan sonra sen hürsün” dedi. Geceleyin gördüklerini köleye anlattı. Köle bunları efendisinden duyunca; "Yâ Rabbî! Ben hâlimin kimse tarafından bilinmemesini istiyordum. Şimdi ise bunlar benim hâlimi öğrendiler. Bunlardan başkasının hâlimi öğrenmemesi için canımı al, yâ Rabbî!” diye duâ edince o anda vefât etti.”
Hikâye: "Âbid bir zât namaza başlamış Fâtiha-i şerîfe okuyordu. Fâtiha-i şerîfeden; "Yalnız sana ibâdet ederiz” meâlindeki âyet-i kerîme gelince; "Sen yalancısın. Sen ancak mahlûka kulluk ediyorsun” diye bir ses işitti. Bunun üzerine bu hâlinden tövbe edip, ihlâsla Allahü teâlâya ibâdet etmeye başladı. Sonra tekrar namaza durdu. Aynı âyet-i kerîmeye gelince tekrar bir ses; "Sen yalan söylüyorsun. Çünkü sen malına kulluk ediyorsun” diyordu O zât hemen kendisine lâzım olandan başka bütün malını fakir fukaraya dağıttı. Sonra namaza başlayıp aynı âyet-i kerîmeye gelince, bir sesin şöyle dediğini duydu: "Yalnız sana ibâdet ederiz” meâlindeki âyet-i kerîmeyi hâlis ve samîmi olarak okursan, hakîki âbidierden olursun.”
Hikâye: Üsâm bin Yûsuf isminde bir kişi. Hâtim-i Esâm hazretlerinin meclisine geldi. Hâtim-i Esâm’a hitaben; "Namazı nasıl kılarsın?” dedi. Hâtim-i Esâm yüzünü ona doğru çevirip; "Namaz vakti gelince kalkar hem zâhiren hem de bâtınen abdest alırım” dedi. Üsâm bin Yûsuf; "Zâhirî ve bâtınî abdest nasıl olur?” diye sordu. O zaman Hâtim-i Esâm zâhirî abdest, ma’lum a’zâları ma’lum olduğu sûrette su ile yıkamaktır. Bâtınî abdeste gelince, a’zâlarımı; tövbe, nedamet ile, dünyâ ve baş olma sevgisini, mahlûkun övmesini, kin ve hasedi terketmek sûretiyle yıkarım. Kâ’be’yi gözümün önünde tutarım, Allahü teâlânın beni gördüğünü düşünürüm. Cennetin sağımda, Cehennemin solumda, Azrail aleyhissselâmın arkamda olduğunu ve sanki ayağımı Sırat Köprüsü’ne koymuş olduğumu, kıldığım bu namazın son namazım olduğunu kabûl ederim. Sonra niyet eder, tekbir alırım. Namazda okurken, tefekkür ederek okurum. Tevâzu ile rükû’a giderim. Tazarrû ve yakarma hâlinde secde yaparım. Ümid ile teşehhüde otururum, İhlâs ile selâm veririm, işte otuz seneden beri benim kıldığım namaz böyledir.” Bunun üzerine Üsâm bin Yûsuf, Hatim hazretlerine "Bunu herkes yapamaz” deyip şiddetle ağladı.
Yazar: Ahmed Şihabüddin El Kalyûbî
Kategori: Dini Hikayeler, Dualar, Tasavvuf
Sayfa Sayısı: 336
Boyut: 14 x 21 cm
Basım Yeri: İstanbul
Kapak Türü: Karton Kapak
Kağıt Türü: Kitap Kağıdı
Dili: Türkçe
Dağıtım: Kitap Takipçileri
Temin Süresi: Aynı gün kargo
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!
Ürün hakkında henüz soru sorulmamış.
Güvenilir, ürünleri değerli ve kaliteli. 4-5 yıldır alışveriş yaptığım ve memnun kaldığım alışveriş sitesi. Güvenle herkese tavsiye ederim.
B... G... | 18/10/2024
Çok hızlı ve sağlam bir şekilde elime ulaştı.Çok teşekkürler
S... B... | 27/09/2024
Kitapları çok beğendim, kargo da çok özenli idi . Arkadaşım da sipariş verecek. Çok teşekkür ederim.
Canan Çatal | 26/09/2024
Çok İyi, sorun yok
fatih arı | 25/09/2024
sagolun
bilal kızılırmak | 08/08/2024
Aliveris icin tek adres kolayliklari sorunda sorunuz karsinda ulasabiliyorsunuz sorunsuz siparis verebiliyorsunuz
k... ö... | 01/08/2024
Kitap takipçileri harika...
H... Ö... | 27/07/2024
Güvenilir ve hızlı
Mustafa Varol | 12/07/2024
Güvenle alışveriş yapabilirsiniz
SEZGIN MEHMET | 14/01/2024
Böyle bir siteye gerçekten ihtiyaç var
Hayati Sevinir | 12/01/2024
Tavsiye Ürünler