İmparatorluğun Son Nefesi Osmanlı'nın Yaşayan Mirası Cumhuriyet, İlber Ortaylı
Kategori
Yayınevi
Barkod
İmparatorluğun Son Nefesi Kitabı
Yazar
Vitrin Katagorisi
483,84 ₺
İmparatoluğun Son Nefesi - İlber Ortaylı
"Osmanlı'nın Yaşayan Mirası Cumhuriyet"
"Balkan Harbi'nden Birinci Dünya Savaşı'na, İstiklal Mücadelesi'nden Lozan Görüşmeleri'ne, Halifelik tartışmalarından Cumhuriyet’in kurulmasına, Sultan Abdülhamid'den Mustafa Kemal Atatürk'e, Enver Paşa'dan Halide Edip'e gündemden düşmeyen konular ve tartışılan tarihi kişiliklere dair İlber Ortaylı'nın görüşlerini merak edenlerin kaçırmaması gereken bir kitap; İMPARATORLUĞUN SON NEFESİ...
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Yazar: İlber Ortaylı
Editör: Adem Koçal
Katagori: Tarih
Sayfa Sayısı: 304
Boyut: 14 x 21 cm
Basım Yeri: İstanbul
Basım Tarihi: 2014
Kapak Türü: Karton Kapak
Kağıt Türü: Kitap Kağıdı
Dili: Türkçe
Dağıtım: Kitap Takipçileri
Temin Süresi: Aynı gün kargo
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
İmparatorluğun Son Günlerinden Cumhuriyetin Kuruluş Öyküsüne...
"En utanılacak yönümüz; tarih yaptığımız halde tarih öğrenmemek; tarih yazmamak konusundaki ısrarımız!” İlber Ortaylı
BALKAN SAVAŞLARI
"Balkan Savaşları, bizim tarihçiliğimizde imparatorluğun yıkılış süreci olarak adlandırılır. Aslında bu vaka, bir imparatorluğun yıkılışı olmaktan ötedir. Biz bu savaşlar
sonunda Rumeli’deki anavatanı kaybettik."
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI
"Birinci Dünya Savaşı Türk halkı için en acı hatıralarla doludur. Cephede şehitlerin yanı sıra cephe gerisinde yokluktan, hastalıktan ölümler ve sıkıntılı bir hayat söz
konusudur. Ama galiba Türk toplumu modern anlamda bir millet olma aşamasına burada dönmektedir. Bu onu birçok başka uluslardan farklı kılan yanıdır. Direnci artırmış ve
kimliği oturmuştur."
LOZAN-Zafer mi Hezimet mi? "Cumhuriyet tarihinin üzerinde en çok tartışılan olaylarından biri Lozan Antlaşması’dır. Bu konuda Lozan’ı bir hezimet olarak görenler de bir zafer olarak niteleyenler de var. Lozan mantıki ve gayet onurlu bir uzlaşmadır. Kalıcı ve düzeni sağlayıcı bir anlaşma olarak görülmelidir."
CUMHURİYET
"Cumhuriyet, devamlılıktır. Osmanlı, Türklerin imparatorluğuydu, bu da Türklerin cumhuriyetidir."
SULTAN ABDÜLHAMİD
"Bir tarihçinin deyişiyle; Dünya tarihinin en hadiseli otuz küsur yılı, onu yormuştu.”
ENVER PAŞA
"Başkumandan vekili cesur planların sahibiydi. Bu planların hepsinin aynı derecede akil ve bilgili bir şekilde hazırlandığını söylemek mümkün değildir."
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
"Atatürk’ün başarısındaki en önemli faktör; vazgeçmek bilmeyen iradesidir, bu noktada Rumeli inadı vardır Gazi Paşa'da. "Olmalı" dediği an, olabilir yok. Bu liderlik yapmaya hevesli herkese lazım bir prensib..."
Balkan Harbi'nden Birinci Dünya Savaşı'na, İstiklal Mücadelesi'nden Lozan Görüşmeleri'ne, Halifelik tartışmalarından Cumhuriyet’in kurulmasına, Sultan Abdülhamid'den Mustafa Kemal Atatürk'e, Enver Paşa'dan Halide Edip'e gündemden düşmeyen konular ve tartışılan tarihi kişiliklere dair İlber Ortaylı'nın görüşlerini merak edenlerin kaçırmaması gereken bir kitap; İMPARATORLUĞUN SON NEFESİ...
SEÇİLMİŞ BÖLÜMLER...
Tek kelimeyle sefil bir eğitim
Bazılarının iddialarının aksine, Türk tarihi ve Türk milliyetçi düşüncesi bir eğitim aracı değildir. Okullarımızda faşist bir eğitim verildiğini, tarih ders kitaplarımızın insanları körü körüne milliyetçi yaptığını iddia ediyorlar. Bu memleketin ortaokullarında, liselerinde okudum. Yıllardır bu sahada çalışan, araştırma yapan biri olarak ben böyle bir yapının etkin olduğuna rastlamadım. Tam aksine, Türk tarih eğitiminin sefaletini müşahede ettim. Fakir bir edebiyata dayanan, tek kelimeyle sefil bir eğitim, bu eğitimin ne demokrasi ne de totaliter bir ideolojinin altyapısını vermesi mümkün değildir. (sf.157-158)
Türkiye’de devlet nasıl idare edilir?
İmparatorluk tecrübesi bir anlayış, bir miras meselesidir. İmparatorluğun bu alanda bıraktığı anlayış ve yapı, aristokrat bir sınıfın olmayışıdır. Türk toplum eliti liyakate, öz kabiliyete ve gayrete dayanır. Bu şekilde terfi eden, idareye yerleşen insanların çocuklarının aynı imtiyaza sahip olmak için benzer bir eğitimi benimsemeleri gerekir. Aksi takdirde şansları yoktur. Bundan dolayı Türkiye’de demokrasi, belirgin bazı sınıf ve kastların tekelinde değildir. Devlet her zaman için yeniden ortaya çıkan liderler tarafından idare edilir. (sf.161)
Cumhuriyet’in temel antlaşması
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Cumhuriyet tarihinin üzerinde en çok tartışılan olaylarından biri kuşkusuz Lozan Antlaşması’dır. Bu konuda Lozan’ı bir hezimet olarak görenler de, bir zafer olarak nitelendirenler de mevcuttur. Lozan mantıki ve gayet onurlu bir uzlaşmadır. Nitekim kalıcı ve düzeni sağlayıcı bir anlaşma olarak görülmelidir. Lozan Antlaşması, Cumhuriyet ilan edilmeden evvelki geçiş döneminde gerçekleşen ve kabul edilen bir kurucu belgedir. Bu çok ilginç bir noktadır; bundan dolayı Lozan’a bütün bir Cumhuriyet dönemi bürokrasisi ve politikacıları "Cumhuriyet’in temel antlaşması, hatta temelidir” derler. (sf.171)
Osmanlı’da cumhuriyet fikri
Osmanlı’nın cumhuriyet isteği yoktu, çünkü Osmanlı bir monarşidir. Ama Osmanlı’nın ta Tanzimat’tan beri Batı medeniyetine karşı bir yaklaşımı vardı. Bunun sözünü etmezdi ama bu içten içe böyleydi. Cumhuriyet fikri Osmanlı’da sadece belirli zümrelerde yaşamıştır. (sf.200)
Uydurma tarih
Çok fazla uydurma şeyler yazılabiliyor. Meselâ Kâzım Karabekir-Atatürk mukayesesi yapılıyor, İsmet Paşa için "Atatürk’ü öldürttü” gibi şeyler yazılıyor. Bir diğer tarafta da İsmet Paşa’nın başbakanlıktan uzaklaştırılmasının onun devletçiliğinden kaynaklandığı belirtiliyor.
Ne devletçiliği? O dönemde zaten dünya kriz geçiriyordu. Devlet-özel ayrımı yapılması imkânsızdı. (sf.239)
Atatürk ‘avdeti’ değildi
Selanik çok değişik bir yer... Çünkü orada pek çok etnik grup vardı ve nüfus bakımından dominant bir Yunan şehri değildi. Dahası Atatürk zamanında kozmopolitti; Bulgarlar’ın, Slavlar’ın nüfusu ağırlıktaydı. Aralarında Arnavutlar ve Türkler de vardı. Ama en kalabalık ulus Yahudiler’di. Bir de şimdi yanlış olarak kullanılan deyimle "avdeti, dönme” denilen Sabetayistler, yani nüfusta Müslüman diye sayılan ama Yahudi olan bir cemaatin içinde olanlar vardı. Bazıları Atatürk’ün de "avdeti” olduğunu söylüyor. Bu yanlış bir yakıştırmadır, çünkü Atatürk köy kökenlidir. (sf.202)
Menderes’i Aydın’a haşlamak için çağırmıştı
Cumhuriyet hakikaten vatandaş toplumuna doğru bir adımdır. "Efendim, vatandaşlık Demokrat Parti ile gelmiş!” Peki o Demokrat Parti nereden gelmişti? O adamların hepsi Halk Partili... Serbest Fırka da oradan çıkıyor. Atatürk, Adnan Menderes’i Aydın’a haşlamak için çağırmıştı. O zamanlar Serbest Fırka’nın il başkanıydı. Ancak Menderes konuşmaya başlayınca Atatürk kendisine hayran oluyor. (sf.212)
Devrimler arasında en önemlisi
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Hukuk devrimiyle Türkiye aslında dönülmez bir yola girmiştir. Çünkü bütün hayat bu devrimin üzerinde şekillenir, oldukça önemlidir. Diğer sosyal devrimler zaten akabinde kaçınılmaz olarak ortaya çıkacaktı. Meselâ kız öğretmen okulları Tanzimat’tan sonra açıldı. Böylece toplumsal hayatımıza bir kadın öğretmen figürü girmişti. Çalıkuşu’nda Reşat Nuri o tabloyu gerçekten çok iyi şekilde resmediyor.Nitekim çok iyi bir romancı olan Reşat Nuri çevreyle bireyi yan yana koyabilen bir yazardır. (sf.194)
Rumeli inadı
Gazi Paşa’da Rumeli inadı vardır. "Olmalı” dediği an, "olabilir” yok, oldurabiliyor. Bu herkeste olması gereken bir prensip... Sanatçıların da, bilim adamlarının da buna ihtiyacı var. Gerçekten atılım yapacak işadamları için de bu vasıf gereklidir. Fakat bir komutan için, bir siyasetçi için çok daha elzemdir. Meselâ Safiye Ayla’yı sevmesine, bu tür müziği iyi bilmesine rağmen, Garp musikisinin, bilhassa çoksesli, çok örgütlü opera, senfoni orkestrası gibi kurumların önemle üzerinde duruyor. (sf.197)
Said-i Nursi Hareketi’nin Cumhuriyet’le sorunu neydi?
Said-i Nursi hiçbir zaman milliyetçilik hareketlerine karışmamıştı. Kendisinin problemi rejimle de değildi. Şunun üzerinde durmak lazım: Said-i Nursi 31 Mart Vakası’na da karşıydı. Niye karşı? Çünkü "Fenn-i askerî ve askerin zabitinin iyi eğitilmiş olması İslam’ın bekâsı için şarttır. Öyleyse sizin sokağa çıkıp mektepli subayları öldürmeniz, onlarla çarpışmanız yanlıştır” diyordu. Tabii ki tam bir şeriatçıydı, kılık kıyafetle ve asri hayatla sorunları vardı, fakat hiçbir zaman bu muhalefeti Kürt milliyetçiliğine bağlamış değildir. Çünkü zaten tasvip ettiği taraf da yine Türkler’di. Öldüğü zaman Urfa’ya gömüldü ama oturduğu yer hep Isparta’ydı. (sf.207)
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
"Balkan Savaşları, bizim tarihçiliğimizde imparatorluğun yıkılış süreci olarak adlandırılır. Aslında bu vaka, bir imparatorluğun yıkılışı olmaktan ötedir. Biz bu savaşlar sonunda Rumeli’deki anavatanı kaybettik."
(sf.105)
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!
Ürün hakkında henüz soru sorulmamış.
Güzel
E... Z... | 22/11/2024
Güvenilir, ürünleri değerli ve kaliteli. 4-5 yıldır alışveriş yaptığım ve memnun kaldığım alışveriş sitesi. Güvenle herkese tavsiye ederim.
B... G... | 18/10/2024
Çok hızlı ve sağlam bir şekilde elime ulaştı.Çok teşekkürler
S... B... | 27/09/2024
Kitapları çok beğendim, kargo da çok özenli idi . Arkadaşım da sipariş verecek. Çok teşekkür ederim.
Canan Çatal | 26/09/2024
Çok İyi, sorun yok
fatih arı | 25/09/2024
sagolun
bilal kızılırmak | 08/08/2024
Aliveris icin tek adres kolayliklari sorunda sorunuz karsinda ulasabiliyorsunuz sorunsuz siparis verebiliyorsunuz
k... ö... | 01/08/2024
Kitap takipçileri harika...
H... Ö... | 27/07/2024
Güvenilir ve hızlı
Mustafa Varol | 12/07/2024
Güvenle alışveriş yapabilirsiniz
SEZGIN MEHMET | 14/01/2024
Tavsiye Ürünler