Redhack Sanal Alemin Klavyeli Asilleri Orhan Gökdemir
Kategori
Yayınevi
Barkod
Red Hack Hacker Kitabı
Yazar
Vitrin Katagorisi
322,56 ₺
Redhack - Sanal Âlemin Klavyeli Asilleri - Orhan Gökdemir
"Hacker sözcüğünün de "sistem kıran" anlamına gelmesi rastlantı değildir. Onlar bir anlamda modern makine kırıcılarıdır. Kırıcılığı, "ağ”ın işleyişine aykırı davranmasından kaynaklanıyor. Böylece, kutuların yarattığı büyü, kendi karşıtına dönüşmüş oluyor. Hacker, bir yandan "sistemin” kırılganlığını ortaya çıkarırken, öbür yandan yaratılan özgürlük görüntüsünün arkasında yatan sınırsız bağımlılığı hissetmemizi sağlıyor. Redhack, bizim yerel "ağ”ımızda ortaya çıkan bir grup. Belli ki kökleri siyasal bir geleneğe dayanıyor. Devleti hedef alan eylemleri, sanal âlemde de devlet geleneğimizin sürdüğünü ortaya çıkardı: Halkı için bir devlet değil, halka rağmen bir devlet!"
Yazar: Orhan Gökdemir
Genel Yayın Yönetmeni: Ertürk Akşun
Kapak Tasarım: İlknur Muştu
Editör: Devrim Yalkut
Katagori: İnceleme - Araştırma - Öykü
Sayfa Sayısı: 241
Boyut: 14 x 21 cm
Basım Yeri: İstanbul
Basım Tarihi: 2013
Kapak Türü: Karton Kapak
Kağıt Türü: Kitap Kağıdı
Dili: Türkçe
Dağıtım: Kitap Takipçileri
Temin Süresi: Aynı gün kargo
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
"Bak beyim, sana iki çift lafım var.
Koskoca adamsın. Paran var, pulun var, her şeyin var. Binlerce kişi çalışıyor emrinde. Yakışır mı sana ekmekle oynamak? Yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? Ama nasıl yakışmaz. Sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören. Anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor. Ama ben boşuna konuşuyorum. Sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum. Hıh. Sen büyük patron, milyarder, para babası, fabrikalar sahibi Saim Bey. Sen mi büyüksün? Hayır, ben büyüğüm, ben, Yaşar Usta. Sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç. Gözümde pul kadar bile değerin yok. Ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiçbir şey yapamayacaksın. Yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. Çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. Bizler birbirimizi seviyoruz. Biz bir aileyiz. Biz güzel bir aileyiz. Bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun? Dokunma artık aileme. Dokunma çocuklarıma. Dokunma oğluma. Dokunma gelinime. Eğer onların kılına zarar gelirse ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, Yaşar Usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni. Anlıyor musun? Vururum ve dönüp arkama bakmam bile.”
(Münir Özkul’un ‘Bizim Aile’ filmindeki bir repliği)
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Hacker sözcüğünün de "sistem kıran" anlamına gelmesi rastlantı değildir. Onlar bir anlamda modern makine kırıcılarıdır. Kırıcılığı, "ağ”ın işleyişine aykırı davranmasından kaynaklanıyor. Böylece, kutuların yarattığı büyü, kendi karşıtına dönüşmüş oluyor. Hacker, bir yandan "sistemin” kırılganlığını ortaya çıkarırken, öbür yandan yaratılan özgürlük görüntüsünün arkasında yatan sınırsız bağımlılığı hissetmemizi sağlıyor. Redhack, bizim yerel "ağ”ımızda ortaya çıkan bir grup. Belli ki kökleri siyasal bir geleneğe dayanıyor. Devleti hedef alan eylemleri, sanal âlemde de devlet geleneğimizin sürdüğünü ortaya çıkardı: Halkı için bir devlet değil, halka rağmen bir devlet!
Redhack’in bize, Münir Özkul’un unuttuğumuz o repliği hatırlatması boşuna değil. O replik modern teknolojinin bize neyi kaybettirdiğinin de bir özeti. Sanal âlemin klavyeli asileri, bir anlamda kutuların egemenlerine başkaldıran modern zamanların ‘Münir Özkul’larıdır.
‘Klavyelerinden başka silahları yok.’
Kendi açıklamalarına göre 1997 yılında kurulan RedHack, o tarihten itibaren özellikle devleti hedef alan sanal saldırılarla çok konuşuldular. Kamuoyu tarafından bilinir olmaları özellikle YÖK eylemiyle doruğa ulaştı. Sanal alemin klavyeli asileri, Münir Özkul’un unutulmaz repliğini manifestoları ilan ediyor… Orhan Gökdemir herkesin kim olduklarını merak ettiği RedHack ile temasa geçti, araştırdı ve sadece RedHack’i değil tüm dünya da ki hackerlerın sistem kırıcı eylemlerini inceledi. Orhan Gökdemir ile, "Sanal Âlemin Klavyeli Asileri’ni, RedHack’i konuştuk…
RedHack ile ilgili bir kitap yazma fikri nasıl oluştu?
Ben gazeteceyim, her gazeteci gibi Türkiye’nin gündemindeki olayları izlemeye, anlamaya çalışıyorum. RedHack son yılların en renkli basın figürlerinden biri. Herkes biliyor ama ne yaptıkları, nasıl yaptıkları çok fazla bilinmiyor. Bir tür yaramaz çocuklar olarak algılanıyor bu grup. Son YÖK eylemleri olduğunda ortaya inanılmaz bir tablo çıktı. Bir grup bilgisayar uzmanı örgütlemiş ve devletin en önemli kurumundaki bütün yolsuzlukları ortaya dökmüştü. Evet, RedHack YÖK’ün sitesini hackleyerek suç işlemiş olabilir. Ama nihayetinde ortaya çıkan şey RedHack’in yaptığından daha büyük bir suçu ortaya çıkarıyordu. Bir okuyucu olarak da o süreci izledim. Bence RedHack’in bu eylemi hak ettiği biçimde verilmedi. Böyle bir eylem yapılmış ve üniversitelerde bu kadar garip ilişkiler ortaya dökülmüşse bu olay haftalar boyunca manşet olmalıdır. Önemsememeye çalıştılar. RedHack’i yazma fikri bizde de böyle oluştu. Destek Yayınlarının sahibi Yelda Cumalıoğlu "yazalım” dedi. Yazmak bana düştü. Kaynakları tamamen açık istihbarattır. Dünyada ne olup bitiyor onu ekledim.
RedHack kim ya da kimlerden oluşuyor ?
Kendi beyanlarına göre çekirdek kadroları 12 kişiden oluşuyor. Anladığım kadarıyla geniş bir sempatizan ağı var. Bir manifestoları var. Kabul edenin örgüte katılması çok zor değil. Herhalde sanal alemde yön bulma becerisi gereklidir.
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Onlarla temasa geçtiniz mi bu kitabı hazırlarken?
Evet, mail yoluyla ulaştım. Kendilerine ayrıntılı sorular da yönelttim ama yanıtlamak istemediler. Sanırım hem haklarında yapılan filmle, hem de bu kitapla bağlantılı görünmek istemediler. Doğaldır. Ama netice itibariyle bu kitap onların gıyabında yazılmıştır.
Sizin bu kitabı hazırlamanızı RedHack üyeleri nasıl karşıladı?
Ayrıntılı bilemiyorum. Twitter üzerinden yazdılar. Rahatsız olmadıklarını biliyorum. Sonuçta bu bir kitap, hataları da olabilir. Ben ne bulduysam, ne gördüysem onu yazdım.
RedHack son dönem artan popülerliğiyle özellikle sol muhalif kesimler ve öğrencilerce çok sevildi. Siz bu bağı nasıl tanımlıyorsunuz?
Gayet doğal. Küçük ve etkili bir grup. Etkili eylemler yapıyorlar. Belli ki yaptıkları iş nedeniyle kalifiye insanlar. Sol bir dil kullanmalarına rağmen yaratıcılıklarını korumayı da başarıyorlar. Benim izlenimim, solun uzun zamandır yeni bir tek slogan üretemediği yönünde. Bu bir çökme haline işaret ediyor. Buna karşın RedHack bu konuda da oldukça yaratıcı. "Hak yiyen Hack yer”, teslim etmeli ki içinde mizah tonu da olan başarılı bir slogan. Dahası RedHack bir sol gelenekten geliyor ve bunu da saklamıyor. Bütün bunlar sorunuzun yanıtıdır.
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Peki kim bu insanlar?
Doğrusu isterseniz ben de bilmiyorum. 1990’lı yılların ortalarında kurulduklarına göre nispeten yeni bir kuşak. Bilgisayarla haşır neşir olmaları da bunun delili. Buna karşın sol hareketin içinden geldikleri de açık. 1990’lı yıllar solunu nispeten daha diri olduğu yıllardı. Demek ki 1980 doğumlular olmalı.
Toplumsal muhalefetin RedHack’i bu kadar sahiplenmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bir önceki sorunuzun yanıtı içinde var bu. RedHack derin siyasal tartışmaların var ettiği bir yapılanma değil. Eylemleriyle var oldu ve bu eylemler toplumu rahatsız edecek eylemler değil. Sadece devleti rahatsız ediyor. Hâlbuki ortalıkta düzgün çalışan bir devleti rahatsız edecek şeyler de yok. Ortaya dökülenler devletteki derin hastalığın sürdüğünü gösteriyor. Toplumsal muhalefetin durduğu yer de tam burası değil mi?
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
RedHack, manifesto olarak, Münir Özkul’un unutulmaz repliğini kullanıyor. Ne düşünüyorsunuz?
İçinde derin bir toplumsal itiraz var o repliğin. 1980’li yıllarda bütün kurumlarıyla ortaya çıkan, toplumu dağıtan, değerler sistemini yerle bir eden vahşi kapitalizme derin bir itiraz. Münir Özkul’ların oynadığı o filmlerde varsıl olup varsıllığını göstermek ayıp sayılıyordu. Zengin ve yoksul aynı mahallede oturuyor, aynı kasaptan alışveriş yapıyordu. Site dediğimiz varsıl kaleleri ortaya çıkmamıştı daha. O toplum "gemicik”i anlamayacak ve asla meşru görmeyecek bir toplumdu. Geldik bugünlere. Artık yoksul olmak ayıp sayılıyor. Ağaoğlu türü göstermeyi, teşhirciliği bir kural haline getirdi. Yeni toplum da ona sadece özeniyor. Bu ortamda "Bak beyim” demekten daha anlaşılır ne olabilir. RedHack’de bu düzenin egemenlerine "Bak Beyim” diyor işte…
Bu grubun kökleri hangi siyasal geleneğe dayanıyor?
Sol gelenekten geliyorlar, bu açık. Yazıp çizdiklerinden Deniz Gezmiş-Mahir Çayan çizgisine daha yakın oldukları tahmin ediyorum. Benimkisi sadece bir tahmin.
Dünyada ki örneklerine baktığımızda RedHack’i onlardan farklı kılan ya da ortak kılan özellikler neler?
ABD’de yayınlanan bir hacker manifestosu var. En az Münir Özkul repliği kadar naif ve isyankârdır. Öte yandan RedHack, Anonymous ile bağlantılı bir yapılanma. Bu uluslarası yapılanma da RedHack gibi sisteme karşı eylemler yapıyor. Bu açıdan çok benzer hareketler bunlar. RedHack sol çizgisi biraz daha kalın sadece.
RedHack ne zaman kuruldu, adları ilk ne zaman duyuldu?
Kendi açıklamalarına göre kuruluş tarihleri 1997. O tarihten itibaren sanal saldırılarda bulunmuşlar. Ama kamuoyu tarafından bilinir olmaları son bir iki yılda yaptıkları eylemlerle oldu. YÖK eylemi bu eylemlerin doruğu oldu.
Bu grubun üyeleri yurt dışında mı yaşıyor?
Bu iddia sıkça dillendiriliyor. Katıldığımız bir TV programına bağlandıklarına bu iddia kendilerine de yöneltildi. Reddettiler ve yurtiçinde olduklarını kesin bir dille ifade ettiler. Aksi kanıtlanmadıkça böyle kabul etmek durumundayız.
orhan_gokdemir_redhack (5)
Türk polisi RedHack için interpole başvurdu. Diyelim ki buldu, nasıl yargılanacaklar?
Türk polisi RedHack’i bir terör örgütü kabul ediyor. Ama ortalıkta klavyeden başka bir silah yok. Bu gayrı ciddilik anca bizim ülkemizde ciddiye alınır. İnterpol’ün ciddiye alacağını sanmıyorum. Ayrıca ekleyim, dünyanın hiçbir yerinde hacker grupları terörle suçlanmamış, ABD dahil. Bunun belli yasal düzenlemeleri var. Elbette siz bir şirketin bilgisayar sistemine zarar vermişseniz sizi mahkemeye veriyorlar. Ama böyle bir durum yok.
RedHack’in istihbarat örgütlerinin ajanları olduğu iddiaları da ortaya atıldı. Sizce böyle bir ihtimal var mı?
İzlediğim kadarıyla bunu ortaya atanlar polisin plaket vererek ödüllendirdiği "iliştirilmiş” bir hacker grubu. Burada bir "internet andıcı” vakasıyla karşı karşıyayız. Sistem, RedHackle bir de böyle mücadele etmeyi deniyor. Bu kitap yayınlandığında aynı bloglar üzerinden bana ve Red filminin yönetmenine de benzer iftiralar ve tehditler yönetildi. Bunlar gülünç çabalar. 50 yıl sonra soruyorum; devletin suçlusu olur mu? Devlet sanal alemde yeni bir Susurluk örgütlüyor. Son derece yanlış bir iş olduğu kısa bir süre sonra ortaya çıkar.
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
RedHack yeni bir toplumsal hareketin öncülüğünü yapabilir mi?
Böyle bir iddiaları olduğunu sanmıyorum. Onlar kendilerini zaten var olan bir toplumsal hareketin parçası olarak görüyorlar ki bunu da son derece sağlıklı bir duruş olarak görüyorum.
orhan_gokdemir_redhack (6)
Dünyada kaç çeşit hacker var?
Birincisi bunu kişisel çıkarları için yapanlar. Malum. İkincisi, sanal alemde yolunu kaybetmiş uzmanlar. RedHack’in içinde olduğu grup bütün bunların dışındadır. Onlar asidir, hiçbir şekilde yaptıkları işi kişisel çıkarlarına alet etmezler.
Dünyada ki hackerler kendi içlerinde bir iletişim ağı oluşturuyor mu?
Çok sıkı bir biçimde haberleştiklerini biliyorum. Örneğin İsrail’e yönelik eylemlerde RedHack , Anonymous ile birlikti hareket etti.
Dünyada ki hackerlerın ortak bir platformu var mı?
Dünya hackerlarını bir araya getiren iki büyük organizasyon var. DEF-CON dünyanın en geniş katılımlı hacker kongresi olarak kabul ediliyor. Hollanda’da Özgür Hackerlar organizasyonu yapılıyor.
Siber savaş kavramını nasıl tanımlamak gerekiyor?
Siber savaşın kökeni internetin Amerikan ordusu tarafından kullanılmaya başlamasına dayanıyor. Şebeke ortaya çıkınca siber savaş için de ortam hazırlanmış oldu. Devletlerarası bir savaş bu. Siber zavaş, çıkarları birbiriyle çatışan devletlerin bilişim ağ ve sistemlerini kullanarak birbirlerine saldırması olarak özetlenebilir. Yöntemi basit; internete bağlı herhangi bir sistem internete erişimi olanlarca kapısı kırılıp içine girilebilecek sistemler aynı zamanda. Ön cephesini ABD, İsrail, Rusya, Çin. ABD Stuxnet adlı solucanı kullanarak yıllardır İran’a saldırıp duruyor. Kansız ama kıyasıya bir savaş bu.
RedHackin emniyet sitelerine yönelik saldırıları çok konuşuldu. Özellikle emniyetin "12345″ olan şifresi ortalığı ayağa kaldırdı. Güvenlik güçlerinin bu denli zayıf şifrelere sahip olması da ayrı bir handikap değil mi?
Belki ama unutmamalı o şifreler bizler için kurulmuş kapılar. Türk devletinin sanal alemi, ABD ve İsrail’e sonuna kadar açık. Zaten sorun da burada, RedHack’in girmesi sorun ama MOSSAD’ın girmesi sorun değil. Bu bizim sistemimizin nasıl bir garabet olduğunu da göstermiyor mu?
Türkiye’nin internet şebekesini çökerterek Anonymous’dan da destek alarak tüm siteleri aynı anda hackledi. Sonunda fiş çekildi… Bu birçok kullanıcının erişimini engellese de sevgi ve gülümsemeyle karşılandı. Giderek bir kahramana mı dönüşüyorlar?
Türkiye’nin internet şebekesi zaten ağır bir sansür baskısı altında. İnternetle nereye bağlanıp nereye bağlanmayacağınıza devlet karar veriyor. Haliyle RedHack bir iki saat fişi çekmesine kimsenin bir itirazı olmuyor.
SİTE: www.kitaptakipcileri.com
Red Hack üyesi oldukları gerekçesiyle tutuklananlar oldu ancak onlar bunu reddetti… Terör örgütü suçlamasıyla yargılanıyorlar, bu davalardan ne çıkar sizce ?
Bu bizim devlet geleneğimiz. Sistem yazanı, çizeni, itiraz edeni, isyan edeni "terörist” olmakla suçluyor. Büyük bir kolaycılık ve elbette büyük bir zalimlik. Bu davlardan ne çıkacağına gelince, bizde peşin cezalandırma uygulaması var. Hapis yatmanız için mahkemenin sizi mahkum etmesine gerek yok. O çocuklar zaten yatacakları kadar yattılar. Zulüm zalimin yanına kar kaldı.
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!
Ürün hakkında henüz soru sorulmamış.
Güzel
E... Z... | 22/11/2024
Güvenilir, ürünleri değerli ve kaliteli. 4-5 yıldır alışveriş yaptığım ve memnun kaldığım alışveriş sitesi. Güvenle herkese tavsiye ederim.
B... G... | 18/10/2024
Çok hızlı ve sağlam bir şekilde elime ulaştı.Çok teşekkürler
S... B... | 27/09/2024
Kitapları çok beğendim, kargo da çok özenli idi . Arkadaşım da sipariş verecek. Çok teşekkür ederim.
Canan Çatal | 26/09/2024
Çok İyi, sorun yok
fatih arı | 25/09/2024
sagolun
bilal kızılırmak | 08/08/2024
Aliveris icin tek adres kolayliklari sorunda sorunuz karsinda ulasabiliyorsunuz sorunsuz siparis verebiliyorsunuz
k... ö... | 01/08/2024
Kitap takipçileri harika...
H... Ö... | 27/07/2024
Güvenilir ve hızlı
Mustafa Varol | 12/07/2024
Güvenle alışveriş yapabilirsiniz
SEZGIN MEHMET | 14/01/2024
Tavsiye Ürünler